Mesajı Okuyun
Old 20-12-2007, 14:16   #1
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan Çocuk Fuhuşu İhbarı Artıyor

16 Kasım 2006
xÇocuk fuhuşu ihbarı artıyor

A.A

Sokak Çocukları Rehabilitasyon Derneği ile Sağlık Bakanlığının Türkiye Üreme Sağlığı Programı kapsamında gerçekleştirilen 'Çocuğa Karşı Cinsel İstismarın Gün Yüzüne Çıkartılması Projesi' kapsamında oluşturulan çağrı merkezinin en fazla İstanbul'dan arandığı, merkeze gelen çağrıların yüzde 26'sını cinsel konularda bilgi almak isteyenlerin oluşturduğu bildirildi.


Çağrıların 30'nu ihbarlar oluştururken, çocukların cinsel istismara uğradığı yönünde yapılan şikayetler, ihbarların yüzde 28'ni kapsıyor.

Sokak Çocukları Rehabilitasyon Derneği Başkanı ve Proje Danışmanı Prof. Dr. Oğuz Polat, çocuklarda yaşanan istismar konularının zamanla değiştiğini belirterek, “Organize suç örgütlerinin içine girdiği çocuk pornosu, çocuk fuhuşu ve çocuk seksi turizmi henüz konuşulan bir konu değil, ama 2 yıl sonra birinci sıraya oturacak ve konuşulacak bir konu olacak” dedi.

Elazığ'da, projenin yerel bilgilendirme toplantısında konuşan Polat, Türkiye'de istismar konusunda açılan hatlara son zamanlarda çok sayıda ihbarın geldiğini, “Alo 183” hattının yavaş da olsa işlevselliğini yakalamaya başladığını söyledi.
Polat, çocuk fuhuşunda, çocuk pornosunda ve çocuk seksi konusunda ihbarların sayısının çok artmaya başladığını ifade ederek, Türkiye'de bu konunun, zannedildiğinden çok daha yoğun şekilde yaşanmasına rağmen tartışılmayan bir konu olduğunu bildirdi.

Prof. Dr. Oğuz Polat, “Bu konu, çocuklara karşı yapılan diğer istismarlardan farklı. Orada saldırıda bulunan olarak aile bireyi veya kurumlardan birilerini görüyoruz. Bu konuda ise örgütleri, organize suç örgütlerini görüyoruz. Bu da bizim daha değişik bir çalışma yapmamızı gerektiriyor” dedi.

Çocuklarda yaşanan istismar konularının zamanla değiştiğini ifade eden Polat, “Mesela Elazığ'da da yaşanan akranlara şiddet konusu bundan 3 yıl önce tartışılan bir konu değildi. Ama bugün bunları tartışıyoruz. Bir an önce çok katmanlı, devletin tüm kuruluşları, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının çalışması gereken bir konu” dedi.

MERKEZE GELEN ÇAĞRILAR

Proje kodinatörü Tanzer Gezer ise süresi 1 yıl olan projenin, 6 Aralık 2005 tarihinde başladığını anımsatarak, projenin amacının, çocuk ve ebeveynleri cinsel sağlık, üreme sağlığı ve hakları ile cinsel istismar konularında bilinçlendirerek çocuğa yönelik cinsel istismar olgularının gün yüzüne çıkmasına, mağdurların biran önce sağlık hizmetlerinden yararlandırılmalarına zemin hazırlamak olduğunu söyledi.

Cinsel istismarın çocukların sokağa kaçma sebeplerinden biri ve ciddi bir halk sağlığı problemi olduğuna dikkat çeken Gezer, proje kapsamında 'Çocuklara Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Destek Hattı' oluşturduklarını, çağrı merkezi kurduklarını kaydetti.

Merkeze, 26 Eylül 2006 tarihi itibariyle 2 bin 274 çağrının geldiğini ifade eden Gezer, şunları söyledi:

“Merkezimize yapılan çağrılar arasında İstanbul yüzde 44.5, Ankara 6.9, Diyarbakır 3.3, Adana, Bursa ve Antalya ise 2.6 olarak dağılım gösterdi. Çağrı merkezinin İtanbul'da olmasının fazlalık konusunda etkisi olduğunu düşünüyoruz. Yapılan çağrıların yüzde 26'sı cinsel konularda bilgi almak, 30'u ise ihbar konusunu taşıyor. Bu ihbarlarda sokak çocuğu bildirimi yüzde 27, cinsel istismar 22, fiziksel istismar 20, ensest 6 olarak dağılım gösterdi. Burada cinsel istismar ile ensesti birleştirirsek ihbarların yüzde 28'nin cinsel istismar olarak gerçekleştiğini görüyoruz.”

İHBARI YAPANLAR ÇEKİNİYOR

Gezer, ihbarda bulunan kişilerin çekindiklerini tespit ettiklerini belirterek, bunun istismar hakkında bilgisizlik, hangi konuda nereye ve nasıl ihbarda bulunulacağının bilinmemesi, kurum ve kuruluşlara güvensizlik, çekinme, istismarcıdan ve çevreden korkma, yüz yüze konuşmaktan utanma, çekinme, neticenin ne olacağını bilmemekten korkma ve duyarsızlık olduğunu söyledi.

İhbarı yapan kişilere mağdurlara olan yakınlıkları, mağdurun yaş grubu ve cinsiyeti konusunda sorular yöneltiklerini anlatan Gezer, şu bilgileri verdi:

“İhbarda bulunan kişilerden yüzde 31'i yabancı, 28'i ise durumunu belirtmemiş. Aynı sistemde tanıdıklar 15, mağdurun kendisi yüzde 10 olmuş. Mağdurların yaş grupları olarak 0-5 yaş arası yüzde 11, 6-11 yüzde 15, 12-17 yüzde 13, 18'den büyük olanlar yüzde 2, yaşı belirtilmeyenlerin oranı ise yüzde 59. İhbarda bulunulan mağdurun cinsiyeti konusunda yüzde 41 bayan, 16 erkek. Burada da bilgi alınamayanların oranı yüzde 43.

Mağdura olan yakınlık, yaş grubu ve cinsiyet unsurlarındaki bilgi alınamama ve belirtilmeme oranlarının yüksek olması; ihbar yapanların konu hakkında konuşmak istememeleri, soru sorulduğunda hemen telefonu kapatmalarından kaynaklanıyor.”
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Çocuğa cinsel istismar
İzmir’de erkek çocukları para karşılığı cinsel ilişkiye zorlayan bir çetenin çökertilmesiyle, çocuklara yönelik cinsel istismar konusu tekrar gündeme geldi.





TÜLAY SAĞLAM
NTV-MSNBC
Güncelleme: 10:18 tsi 05 Nisan 2006 Çarşamba
İSTANBUL - İzmir’de aralarında sokakta yaşayanların da bulunduğu bir grup çocuk Cumhuriyet Başsavcılığı’na, kendilerini kandıran bir şebeke tarafından çıplak fotoğraf ve görüntülerinin çekildiğini belirterek başvuruda bulundu. İzmir polisinin operasyonuyla çocuk porno çetesi çökertildi. Çete üyeleri, yaşları 12 ile 17 arasında değişen erkek çocukların çıplak fotoğraflarını çekmek ve çocukları para karşılığı zengin erkeklerle cinsel ilişkiye zorlamakla suçlanıyor. En son İzmir’de yaşanan bu olay, dikkatleri bir kez daha çocuğa cinsel istismar konusuna çekti.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
RİSK ALTINDAKİ DÜNYA ÇOCUKLARI RAPORU

Çocuk pornosu YÜZYILIN UTANCIDIR


MAĞDUR AİLE DE BİR GÜN BAŞLARINA BÖYLE BİR ŞEY GELECEĞİNİ BEKLEMİYORDU

Afrika'da çocuklara yönelik seks turizminde artış var. Seks turizmi açısından Senegal en önemli merkez. Onu Gambiya, Togo, Benin izliyor. Çocuk pornografisinde de artış gözleniyor. Diğer merkezlerin aksine Gambiya'ya gelenler Avrupalı kadınlar ve onlar da erkek çocuklarla ilişki kurmak için burayı tercih ediyorlar. Güney Afrika'da Angola, Mozambik, Kenya gibi ülkelerden getirilen 38 bin çocuk seks pazarında kullanılıyor.Afrika'da çocuğun kaçırılarak ticarî cinsel istismara maruz bırakılmasını önlemeye yönelik hukukî engellemeler ise yeterli değil. Belirtildiğine göre Asya-Pasifik ülkelerinden Nepal'den Hindistan'a her yıl 150 bin kadın ve kız çocuğu kaçırılıyor.
Kamboçya seks turizminin merkezlerinden biri. Sadece Çin'de çeyrek milyon kadın ve kız kaçırılıyor. Yeni Zelanda'da 11 yaşında seks pazarında kız çocuklarına rastlanıyor. Polis raporlarına göre yakalananların %44'ü 14 yaşının altında. Avustralya'da da çocuk pornografisi artış göstermiş. Çin ve Tayland'da bu işi meslek haline getirmiş mafyaların varlığından sözediliyor. Hindistan ve Pakistan insan kaçıranlar için hem bir merkez hem de Bangladeş, Sri Lanka, Nepal ve Afganistan gibi ülkelerden kaçırılanlar için kullanılan transit bir yol olarak ifade ediliyor. Taylandlı Rin daha 9 yaşındayken annesi tarafından seks pazarına alıştırılmış. Bu bölgeden kaçırılan çocukların bir kısmı seks pazarının bir parçası oluyorlar. Pek çok çocuk organ nakli için kaçırılırken bazı çocuklar ucuz işçi olarak da kullanılıyorlar. Zayıf sınır güvenliği ve hukukî düzenlemelerdeki eksikler bu sorunla mücadeleyi güçleştiriyor. Latin Amerika'da bazı çocuklar aileleri tarafından seks pazarına zorlanırken bazıları da daha iyi yaşam şartlarına kavuşmak ümidiyle gittiği büyük şehirlerde ya aç kaldığı için ya da refah seviyesi yüksek bir yaşamı sürdürmek için fahişelik yapıyor.Guatemala'da çocuklardaki AIDS oranında artış var.
El Salvador Limanı, çeşitli ülkelerden buraya gelenlerin çocukların seks pazarına sürüldüğü bir merkez. Bu ülkede erkek çocukların da pazarlandığı söyleniyor. Nikaragua ve Honduras'tan kaçırılan çocuklar genellikle Guatemala'ya getiriliyorlar. Diğer ülkelerin aksine Meksika'da çocuklara yönelik cinsel sömürünün faillerinin devletin kendi vatandaşları olduğu söyleniyor. İddialar bu ülkede 16 bin çocuğun cinsel istismara maruz kaldığı yönünde. Bu ülkede çocukların gece kulüplerinde de çalıştırıldığı belirtiliyor.Kosta Rika'da seks turizminin müşterilerinin genellikle Amerikalı, Kanadalı, Japon ve İtalyan olduğu iddia ediliyor. Yakalananların çoğu gelişmiş ülke vatandaşları.
Çocuk kurultayında sunulan bir rapor ülkemizde ‘fahişeliğin’ yaşının 15’e kadar düştüğünü gösterdi. Sadece İstanbul’da 500 çocuk ‘seks işçisi’ olduğu açıklandı ... Dünyada 3 milyonun üzerinde çocuk fahişe olduğu tahmin ediliyor. Bu alanda Asya ülkeleri başı çekerken onu Latin Amerika ve Afrika izliyor. Yine bir başka gerçek de her yıl Avrupa ülkelerine Uzak Asya’dan çocuk fahişelerin gönderildiği iddiaları... Raporda çocukların ‘seks işçisi’ olarak pazarlandığı yerler de sayılıyor. Barlar, masaj salonları, özel evler ve bazı otel, motel gibi konaklama yerleri başlıca cinsel sömürü mekanları. Rapora göre, çocuk fahişeliğin artmasında parçalanmış aileler büyük bir rol oynuyor

AVRUPA’DA EVLİLİK DIŞI ÇOCUK SAYISI DANİMARKA % 48,İNGİLTERE 5 30 , ALMANYA % 18 , FRANSA % 14’ tür… İSPANYA’DA İLKOKUL 4 VE 5. SINIF ÇAĞINDA 80 BİN KIZ ÇOCUĞU HAMİLE BIRAKILMIŞTIR BOŞANMA ORANI RUSYA’DA % 33, İNGİLTERE2DE % 32 ,FRANSA’DA % 19’DUR


Milliyet'in 3. sayfasında bir haber: "12 yaşındaki kız internette tanıştığı adama kaçtı." Sayfayı çevirin: Edirne'de sevişirken görüntülenen liseli kızın fotoğrafları... Ve günlerdir Mardin'den Sivas'a kadar Türkiye'nin dört bir yanından 12 - 13 yaşında küçük kızlara tecavüz haberleri... Madalyonun bir yüzünde ağzı salyalı sübyancılar var. Peki diğer yüzünde?.. Alttan alta inanılmaz bir "ergen ihtilali" yaşadığımızın farkında mısınız?
Son zamanlarda bir lise mezuniyet balosunda bulundunuz mu hiç? Gitseniz, gördüğünüz ağır makyajlı, cesur dekolteli, yüksek topuklu, cep telefonlu kızların 16 - 17 yaşında olduğuna inanabilir miydiniz acaba? Levent'te bir estetik kliniğinde görevli bir uzmanla görüştük. Dinlediklerimize inanamadık: "14 - 15 yaşında kızlar, ana babalarından habersiz gelip kaşlarını kaldırmak, fazla yağlarını aldırmak, selülit tedavisi yaptırmak istiyor"muş. Geçenlerde bir kız elinde Angelina Jolie'nin fotoğrafıyla gelmiş ve "Bununki gibi dudak istiyorum" demiş. 18'lik bir kızımız da göğüslerini büyütmesi için yalvarmış. "En büyük istekleri" neymiş biliyor musunuz? Zara'nın ya da Diesel'in 34 bedenine sığmak... Bunun için yarışıyorlarmış: "Çünkü televizyonda gördükleri mankenler 34 beden giyiyor. Onu giyebilmek için 44 kilo kalmaları lazım. Bunun için resmen aç geziyorlar. Gün boyu yedikleri, bir kase yoğurt, iki tas salata, sigara, kahve ve kola... 500 kaloriyle yaşamaya çalışıyorlar. O yüzden vücutlarında demir, sodyum eksikliği var. Yanlış beslendikleri için vücutları hızla deforme oluyor, müdahale için de bize geliyorlar." Uzman, bunun son 3 yılda gözlenen bir "patlama" olduğunu söylüyor: "Ben de anneyim, 18'lik 'lipolu' (yağ aldırmış) kızları görünce dehşete kapılıyorum. Biriktirdiği 300 - 500 milyonla gelip 'Dudağımızı şişir' diyenleri 'Bırakın dudağınızı da gidin kafanızı şişirin' diye geri yolluyorum."
Genelde üst gelir grubundan hastaları bulunan bir jinekoloğun gözlemleri daha da çarpıcı: "Genç nüfusta müthiş bir uyanma var" diyor. 16 - 18 yaşlarında lise öğrencilerinin kürtaj için başvurduğunu söylüyor ve bazı gözlemlerini aktarıyor: Batı'da ergenlik yaşı 16 - 17'den 11 - 12'ye geriledi. Amerika'da 10 yaşa kadar düştü. Genç kızlar annelerinden çok daha erken adet görüyor artık... Bunun, iklimden beslenmeye kadar pek çok nedeni olabilir ama en önemli nedenlerinden biri "psiko - seksüel uyarımın artması"... Yani, okulda, çevrede ve özellikle de medyada cinsel teşhirin yaygınlaşması... Baştan çıkarıcı klipler, uyarıcı filmler, cinsellik yüklü diziler, çıplaklığa çağıran reklamlar, beyinde ergenliği erken uyandırıyor, cinselliğin keşfini hızlandırıyor. Özellikle varlıklı kesimden gençler, lise çağında, özentiyle büyük ve seksi görünme derdine düşüyor. Karşı cinsi de sadece bir seks nesnesi olarak görüyor. Anneleri mi? Onlar da kızlarının ponponlu çorapları ve lastik ayakkabılarıyla genç görünme çabasında... Küçükler büyük, büyükler küçük görünmek için yarışıyor adeta...
Kimseyi suçlamayalım; bu tablo bizim eserimiz: İyi bir kalça sahibi olmanın, iyi bir kafa sahibi olmaktan daha fazla prim yaptığı bir ülkeden ne bekliyordunuz ki? Kafasını çalıştıranların kafasını koparırken, kalçasını çalıştıranları baş tacı eden bir toplumda nasıl çocuklara "Göğsünü değil, kütüphaneni büyüt" öğüdü verebiliriz ki? Yasak çare değil... Beyin faaliyetine itibar kazandırmaya ve öncelikler konusunda topyekün bir hesaplaşmaya ihtiyacımız var. ( Yazar Can Dündar'a Bu Yazısı için Teşekkür Ederiz )
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
15 Aralık 2006



2 milyon çocuk seks kölesi


BM Çocuk Fonu UNICEF'in yayınladığı çocuk raporu, savunmasız milyonlarca çocuğun, insanlıktan çıkmış yetişkinler tarafından seks, uyuşturucu mafyası ve savaşlarda acımasızca kullanıldığını yüzümüze tokat gibi vuruyor.






BM Çocuk Fonu UNICEF’e göre dünya çapında 246 milyon çocuk emek sömürüsüne maruz kalıyor. Tam 30 ülkede 300 bin çocuk eline silah verilip savaştırılıyor. Acemi ve deneyimsiz oldukları için çocuk askerler arasında yetişkinlerden daha fazla kayıplar oluyor. Sık sık sakat kalıyor, psikolojik travma geçiriyor ve topluma yeniden katılmakta zorluk çekiyorlar. BM Çocuk Fonu UNICEF’in "Çocuk İstismarına Son" kampanyası çerçevesinde açıklanan verilere göre, dünya çapında 246 milyon çocuk "çocuk emeği sömürüsü"ne maruz kalıyor, yüzbinlerce çocuksa savaşlarda kullanılıyor.
UNICEF’in kampanyasında yer alan dünyada çocukların istismar edilmesiyle ilgili genel bilgiler şöyle:
Çocuklar, mal gibi satılıyor
BM rakamlarına göre, çocuk ticareti rakamı yılda 1,2 milyon civarında. Özellikle, az eğitimli ve yoksul ailelerin çocukları daha savunmasız durumda. Çocukların bazıları kaçırılırken, büyük çoğunluğu yabancı yerlerde iş ve eğitim vaadiyle kandırılıyor. Çocuk ticareti endüstrisinde örneğin Batı Afrika’da çocuk ticaretinin amacı kızlara ev işleri yaptırmakken Pakistan ve Hindistan’da Bangladeşli erkek çocuklar imalat sanayisinde çalıştırılıyorlar.
15 bin erkek çocuk sesk turizminde
Çoğu kız, ancak önemli bir kısmı da erkek olmak üzere yaklaşık 2 milyon çocuk, milyar dolarlık seks ticaretine dahiller. Yalnızca Güneydoğu Asya’da, 1 milyon çocuğun bu alanda çalıştığı tahmin ediliyor. Sri Lanka sahillerinde 10-15 bin erkek çocuk seks turizminde çalışıyor.
352 milyon çocuk işçi var
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 2002 yılında dünya çapında "ekonomik olarak aktif" 352 milyon çocuğun bulunduğunu hesapladı. Bu çocukların 211 milyonu 5-14 yaş grubunda. ILO, yine bu çocukların 246 milyonunu "çocuk işçiler" olarak sınıflandırdı.
Sahraaltı Afrikası ülkelerinde 5-14 yaş grubunda 48 milyon çocuk çalışıyor. Asya ve Pasifik bölgesinde 127,3 milyon çocuk, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daysa yüzde 13,4 milyon çocuk çalışıyor. Çocukların yüzde 70’i tarımda çalışıyor. Yüzde 8’i imalat, yüzde 8’i toptan ya da perakende satışta, ayrıca restoranlar ve otellerde çalışıyorlar.
Savunmasız çocuklar savaşlarda sakatlanıyor
İnsan Hakları İzleme örgütü Human Rights Watch’a göre, 30’dan fazla ülkedeki çatışmalarda 8 ila 18 yaş arasındaki yaklaşık 300 bin çocuk kullanılıyor.Çocuklar, çatışmalarda savaşçı, ulak, hamal, aşçı olarak kullanılıyor ya da cinsel hizmet sağlıyorlar. El Salvador, Etiyopya ve Uganda’da çocuk askerlerin yaklaşık üçte birini kız çocuklar oluşturuyor. Acemi ve deneyimsiz oldukları için çocuk askerler arasında yetişkinlerden daha fazla kayıplar oluyor. Sık sık sakat kalıyor, psikolojik travma geçiriyor ve topluma yeniden katılmakta zorluk çekiyorlar.
Uyuşturcu müptelası aileler çocuklarını kurye olarak kullanıyor
Çeteler ve uyuşturucu müptelası aileler, polisin kuşkusunu çekmemek için çocukları uyuşturucu kuryesi olarak da kullanıyor. Sokak çocukları, uyuşturucu ticaretinin olduğu şehirlerde özellikle savunmasız durumdalar.