Mesajı Okuyun
Old 18-10-2010, 17:52   #256
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
Sizin İzzet Hocadan anladığınızla, benim anladığım farklı...

Sayın Tavus, bir gazete haber verecek, siz koltuğunuza oturacaksınız, belinizi yaslayacaksınız, dosyayı görmeyeceksiniz, haberin abartılı olduğunu söyleyeceksiniz, birde oturduğunuz yerden, ne sanığı, ne mağduru, ne de müştekiyi görmeden, "en kötü ihtimalde yargıtaydan döner, zaruret halinin şartları oluşmuş gibi" diyeceksiniz...

Siz bırakın bence, İzzet Hocanın görüşünü, bu olayda ki dayanağınız nedir siz onu belirtin bence...

Ben "1980 yıllarında ki bir çocuğun," birkaç kilo antep fıstığı yağmalama olayını bilmiyorum.

Kaldı ki baklava çalan çocukların da zaruret halinde olduklarını belirtmedim...

Sizin yaptığınızı yapalım, sizin anladığınız şekilde habere göre yorum yapalım. Bakalım haklı mısınız...?

Bir adam köfteciye gelir, çok açtır, açlıktan ölmek üzeredir, "sizin anladığınız biçimde zaruret halindedir"

Haberi abartı bulalım, iki adet köftenin hazırlanmasını beklemediğini, hazır olan köfteyi alıp kaçtığını varsayalım...

"değerler mukayesesi yapalım. Bu mukayese sonucunda tercih edilen değer, feda edilen değere nazaran daha üstün bir değer mi ki ya da eşit düzeyde değerler mi ki failin eylemini hukuka uygun görelim?

Dikkat buyurunuz, köfteciden ekmek değil, köfte almaktadır...

Neden köfte

Sadece iki söyleminizi düzeltip kendi adıma noktayı koyayım. Baklava çalma meselesinin aslını anlattım size. Yani hiçbir şekilde bakalva yağmaladığı için cezalandırılan birisi olmadı hukukumuzda, araştırabilirsiniz, mevzu bahis olan olay antepfıstığı yağmalamaktan dolayı Gazeantep'te 1980lerde vuku bulmuştur. Ayrıca herkesin hukuka ve hukuki olaylara bakış açısı farklıdır kabul edersiniz, dava dosyasını hiçbirimiz görmedik keza ben böyle bir dava olduğundan da şüpheliyim. Ancak gazetede anlatıldığı şekilde yorum yapıyorum, buradaki ölçüt gazetedeki anlatılış biçimi.

Sizin de bahsettiğiniz üzere, kendi adıma, tartışamya burada son veriyorum. Ne dava dosyasını gördük ne de başka bir şeyi.

Esenlikler.