Mesajı Okuyun
Old 11-12-2012, 16:17   #8
ersintoker

 
Varsayılan Hayatı bırakmamışlardı ellerinden

Kış yüzünü gösterince başlar yaz hayalleri,,, hele eksikliği varsa,,, yaşanmamışlığı yani, bir önceki mevsimden kalma,,, daha da ağır basar,,, erken olduğuna bakmadan,,, gelir oturur,,, zamanlı,,, zamansız,,, zihnin başköşesine…

Bana da böyle haller olduğunda ilk aklıma orası gelir,,, güneyin boz kuytuluğunda tomurcuk vermiş çiçeğe benzeyen, işte orası,,, ilk buluştuğumuzda,,, ki yaz sıcağında Arizona benzeri manzaralardan geçip,,, yol yerine taşların üzerinden sekerek,,, ama neşelendirerek de kendini uçarı bir kelebek misali,,, kona göçe alıp götürmüştü bizi, posta minibüsü,,, işte orada kaptan alıp bizi,,, üstü tenteli piyadenin kıçtan takma motorunun patpatlarıyla, yanaştırıvermişti pansiyonzadenin iskelesine…

Begonvil şenlikli bahçenin çardak altında karşılayan kadına teslimdik artık,,, önce kahveler geldi,,, sohbet arasına orta şekerli,,, sonra odamıza çıktık,,, tahta sedir üstünde pamuk yataklar, duş-wc ortak,,, ama ne gam,,, kendi evinde bir konukluk hali var ya ilk başta size hissettiriliveren,,, her şeyin başıydı o,,, bahçenin domatesi biberi mutfaktaki buzdolabında,,, kahvaltıya sunulan bir tabak sigara böreği,,, sohbete izinsiz dalmak yok,,, sen ne zaman kapı aralarsan o zaman,,, 4’leri 5’leri, tatilköylerini görmeden anlayamazdı insan oradaki konforun ayrıcalığını…

Orada her işin başındaydı kadınlar,,, pansiyonlarda, kafelerde, marketlerde, pastanelerde, keçi sürülerinin peşinde, onlar vardı,,, balığa çıkan onlardı,,, irice teknelerin gıcırtıları arasında denize ağ salıp toplayan,,, ve oradan alıp yarımadanın öteki ucundaki tatil kasabasına götürüp satan da onlardı,,, kavruk tenleriyle ve gülümsemeleriyle güneş gibiydiler…

Onlar Karya’ya yakındılar,,, ama vardı aralarında Likya ile bir alışveriş,,, sanırım bu yüzden tarihseldi,,, unutturulmaya çalışandan yakasını kurtarıp hayatı bırakmamışlardı ellerinden,,, belki bir tek fark vardı aralarında,,, Likya’da her insan, kadın analarının adlarıyla anılagelirken,,, burada erkek atalar ad vermişti soylarına…