Mesajı Okuyun
Old 04-02-2009, 16:41   #9
arbitrator

 
Varsayılan

Sayın Av. Ö. Erol Yavuz,
Konunun tartışılmasından bu yana epey zaman geçmiş olsa da, bir düzeltme yapmak istiyorum.
Sıra cetveline itiraz davası denilen davalar temelde 4 türdür.
Bunlar hacizde sıra cetveline şikayet ve itiraz davası ile iflasta sıra cetveline şikayet ve itiraz (kayıt kabulü ve kayıt terkini) davalarıdır.
Bunların her birinin açılmaları, görevli mahkemeleri, dava ve temyiz süreleri, ispat yükleri farklı farklıdır.
Lütfen gördüğünüz her sıra cetveline itiraz davasına, aynı davadır gözüyle bakmayınız.
Konuyu açan arkadaşımızın sorusu haciz yolu ile takipte düzenlenen sıra cetveline icra mahkemesi nezdinde şikayet yoluyla itiraz edilebilecek bir davaya ilişkindir.
Sizin sunduğunuz karar ise davalı alacağının varlığına ya da miktarına yönelik bir itiraz davasıdır ve bu dava genel mahkemelerin görevi dahilindedir (İİK.m.142).
Burada yeri olmadığını düşündüğümden iflas sıra cetveline hiç girmiyorum.
Somut olay bakımından, sizin sunduğunuz karar uygulanabilirliği olan bir karar değildir; zira itiraz ve dava türleri tamamen farklıdır. Kaldı ki, sizin sunduğunuz karara esas davalarda da, iddia ve savunmanın durumuna göre kimi zamanlarda ispat yükü davacıda olabilmektedir (mesela davacı, davalının hiç alacaklı olmadığını değil, alacaklı olmakla beraber, alacağını tahsil ettiğini ileri sürerse, alacağı tahsil etmediğini ispat yükü davalıya yüklenemez).
Sıra cetveline itiraz davalarının tamamı aynı kurallara tabi değildir, vurgulamak istedim.
Saygılarımla.