Mesajı Okuyun
Old 18-06-2020, 14:26   #22
mitka

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Yücel Kocabaş
1.) Tapu maliki 3 kişi aleyhine açılacak tapu iptali ve tescil davasında, vekilin kötüniyetli davranışı dışında 3 kişinin vekilin bu kötüniyetli davranışı bildiği yada bilmesi gerektiği , vekil ile işbirliği içinde olduğu ve iyiniyetli olmadığı hususlarının da ispatı gerekir. Tapu iptali ve tescil davası zamanaşımına tabi değildir. Bu dava tüm mirasçıların icazeti ile açılabilir.Bu sağlanamazsa dava tayin ettirilecek tereke temsilcisi tarafından açılır. Mirasçıların tek başına dava hakkı bulunmamaktadır.

2.) Vekil aleyhine açılacak bedele yönelik tazminat davasında , gerçek bedel ile satış bedeli arasında fahiş fark bulunması, bu satıştan vekilin haberdar edilmemesi, bu konuda müvekkilin müvekkiline ödememesi,talimatının bulunmaması,vekilin hesap vermemesi, tahsil ettiği parayı ödememesi ,işi en iyi şekilde yerine getirme,işi sadakat ve özenle yapma borcuna aykırı hareket etmesi gibi unsurlar vekalet görevinin kötüye kullanıldığının delili olarak kabul edilebilir. Bu hususlar tanık dahil her türlü delille ispat edilebilir. Vekil aynı zamanda mirasçı olduğundan mirasçılar arasındaki davada birlikte hareket şartı aranmaz. Mirasçılardan biri veya birkaçı payı oranında dava açabilir. Yalnız burada zamanaşımı sorunu ortaya çıkar. 13.HD. ve HGK 5 yıllık zamanaşımını kabul etmektedir. Buna göre müvekkilin ölümü ile vekalet sona ereceğinden hesap verme borcu miras bırakanın ölümünden 5 yıl sonra zamanaşımına uğramış olur. 1.HD.ise tazminat davasında da tapu iptali ve tescil davasında olduğu gibi zamanaşımın işlemeyeceği görüşündedir.

Cevap için çok teşekkürler. Zamanaşımı sorunum yok, satış 2018 yılında gerçekleşiyor, 6 ay sonra anne vefat ediyor. Annenin bakım masrafı olarak harcandığı iddia ediliyor, fakat 120binTL 6 ay için harcanması güç bir rakam. Vekilin parayı kendi uhdesinde tutup hem anneye hem de anne ölünce mirasçılara da hesap vermemesi, parayı inkar etmesi sonucu tazminat davası açacağım. Açılan davada tazminatın miktarı belirlenirken yalnızca Tapudaki satış bedeli mi baz alınıyor? Yoksa bilirkişi incelemesi ile taşınmazın gerçek değeri mi tespit edilerek miktar belirleniyor?

Her ne kadar sonradan ıslah edilebilse de, dava açarken 4 mirasçıdan 1 tanesi ile açılacağı için o halde davadaki harca esas değer de payı oranında ödeyecektir değil mi?