Mesajı Okuyun
Old 07-09-2008, 17:53   #74
Av. Dilmin Küçükbarak

 
Varsayılan

Öncelikle meslektaşlarımın yaşadıklarını tebessümle okuduğumu belirtmeliyim. Ben 9 senedir İstanbul'da avukatlık yapıyorum ve yoğun olarak şirketlere hukuki danışmanlık hizmeti veriyorum. Şirketlerle bunca zaman çalışınca görüyorsunuz ki, şirket personeli, müdürler, astlar, üstler, finanstakiler, satışçılar, herkes ama neredeyse herkes yaptığı bir işlemle veya verdiği bir kararla ilgili olarak bir diğerinin kendisini sorumlu tutmasından ödü kopar. Öyle ki, çoğu karar almamak için bin takla atar. Her neyse...

Bir müvekkilim şirkette çalışan departman müdürlerinden biri de bu alışkanlıktan fena halde musdarip. Ne zaman bir sözleşme yapılacak olsa ister ki hiçbir şeye karışmasın. Avukatız ya, zannederler ki hem mühendisiz, hem şirketin ortağıyız, hem vergi danışmanıyız. Her kararı biz almalıyız. Oysa bizler işin salt hukuki boyutuyla ilgilenmeliyiz bana sorarsanız. Ticari kararlar müvekkilin işi. Her neyse, bu müdür bey, birgün yapılması gereken bir sözleşmede düzenlendiğim teminat maddesi ile ilgili olarak teminatın meblağını benim belirlememi istemişti. Hatta "bunu yazar mısınız lütfen Dilmin Hanım?" demişti. Cevabım "Hayır, yazamam."olmuştu. Aynı bey bir başka gün de, kendi yanlış kararları nedeniyle oldukça yüksek zarara uğradıkları bir müşterileri aleyhine başlattığımız icra takibinde, nasıl olur da borçlunun çalıştığı firmaları bilemiyoruz, niçin istihbarat yapmıyoruz, borçlunun niçin malını bulamıyoruz diye bana çıkışacak olmuştu. Olay kendisini genel müdüre şikayet etmemle neticelendi.

Bir başka müvekkilim şirkette çalışan bir kızcağız ise bir bankadan kendilerine gönderilen bir üstyazıda yazan "ipotek" lafı ile ilgili olarak enteresan bir sözcüğü dağarcıklarıma katmıştı. Tam da o günlerde, o şirketin bir gayrımenkulünün üzerinde bulunan banka ipoteğinin fekkedilmesini konuşuyorduk. Banka, ipteğin fekkine dair yazıyı müvekkil şirkete fakslamış, bu çalışan kızcağız da sevinçle bana telefon edip "Dilmin Hanım müjdemi isterim, ipo fekkedilmiş" demişti. "Efendim?" diye sorunca anlamıştım durumu. Meğer kızımız, ipo-tek yerine ipo-fek anlarmış.

Aslında daha bir yığın böyle hikaye var; hepsi birbirinden (traji)komik ama şimdilik ilk aklıma gelenler.

Herkese iyi bir çalışma haftası dilerim.

Saygılarımla,
Av. Dilmin (Özdemir) Küçükbarak