Mesajı Okuyun
Old 14-11-2007, 15:39   #6
Seyda

 
Varsayılan

Ben de 'evet' diyenlerdenim. Hepimizin zaman zaman bazı kelimeleri yanlış yazdığı, dil bilgisi kurallarını atladığı olur mutlaka. Önemli olan bunu en aza indirebilmek için uğraşmak bence. Kendimle ilgili 'özeleştiriyi' yaptıktan sonra, birçok insana göre oldukça dikkatli olduğumu da görüyorum.

Niyetim kimseyi küçümsemek değil, ama üniversiteye gelip en azından 'de, da' bağlacının veya soru eklerinin ayrı yazılacağını bilmeyen, zaman eklerini Türkçe'de olmayan bir şekilde değiştiren, yeni ve oldukça ilginç kelimler icad eden, Türkçe'mizde olmayan harfleri alfabeye katmak için uğraşan, cümlede konulduğu yere göre anlamı değiştiren virgülü kullanmayan insanları kendi kendime ayıpladığımı da söylemeden edemeyeceğim. Ben 'üniversiteye gelmiş' diyerek geniş bir çerçeve çizdim. Hele hele ki bunu Hukuk Fakültesi diye sınırlarsak çok daha kötü şeyler düşündüğümü belirtmeliyim..Bu 'herkes yanlış yazabilir canım, bunda ne var' gibi bir savunmayla geçiştirilemeyecek kadar önemli bir konu bence. Hayır efendim!! Herkes yanlış yazabilir ama bir hukukçu bu kadar dikkatsiz yazamaz..Yakıştıramıyorum.. Türk Dili dersinin zorunlu olması bence çok iyi bir fikir olur. Ayıp olur belki, Şehper Hanım'a katılmamak elde değil aslında..

Metrolardaki ''sarı çizgiyi geçmeyiniz'', minibüslerdeki ''durmadan inmeyiniz'' vb. gibi uyarıları görünce; insanların bir zorunluluk ya da bir kural olmadan bazı şeylere dikkat etmediğini ve bu uyarıları kimsenin de ayıplamadığını görüyorum. Biz uyarılmaya, uyulması zorunlu olan kurallar konmasına alışkınız, çünkü bunlar olmadan yapmamız gerekenin farkına varamıyoruz ne yazık ki!! Dilimize sahip çıkma konusunda da demek ki zorunluluk getirilmeden olmayacak diye düşünüyorum. Zamanla tüm öğrenciler alışır ve kimse bunu ayıplamaz..