Bu konuya daha önce yazdım mı hatırlayamadım ancak benim de bir çift kelamım olacak.

ŞEhir dışında yürüttüğüm ve sanık müdafii sıfatıyla görev yaptığım bir ceza davasında müvekkil beraat etti.

Duruşmanın olduğu gün ilgili ceza mahkemesi çok yoğundu ve hakim de "Avukat Bey zaptı daha sonra kalemden alabilir misiniz" dedi. Ben de "Sorun değil Hakim Bey, hayhay" diyerek salondan çıktım ve şehrime döndüm.

Kafamda tasavvur ettiğim zaptı ve gerekçeli kararı UYAP ortamından almak idi.

Aradan 5-6 ay geçti, mahkemeyi birçok kez aramama rağmen değil görüşmek, kalemden telefonu açan olmadı. UYAP zaten hak getire...

Bahse konu yer de başkentimizin güzide ceza mahkemelerinden birisi...

Neyse 5-6 ay geçti ve yolum yine Ankara Adliyesine düştü. Ancak hazırlıklıyım bu sefer, dosyada karşı taraf da temyiz talebinde bulunmadı, e ben zaten beraat almışım ne diye temyiz edeyim.

Diye düşünüyordum...

Öyle ki serbest meslek makbuzumu dahi getirmişim yanıma, makbuzumu keser, Ankara C.Başsavcığı' na iletirim diyerekten...

Kaleme gittim, dosyayı kesinleştirdim, zabıttan, gerekçeli karardan sureti aldım, tam makbuza girişecektim ki vekalet ücretine hükmedilmediğini farkettim.

Derhal kaleme gittim, durumu anlattım, "Ha hakim Bey unutmuştur Avukat Bey, arada oluyor öyle" dedi.

Temyiz edemem süre geçmiş, öyle kaldım elimde zabıtlarla

İşleri halledip şehrime döndüm, düşünüyorum, ne yapsam ne yapsam diye.

Sonuçta işimiz savunmanlık ama ortada bizim hakkımız yenmiş...

Velhasılıkelam, bir dilekçe kaleme aldım HSYK' ya gönderilmek üzere Adalaet Bakanlığı' na. Eskişehir Bakanlık muhabereden havalemi aldım bir güzel gönderdim şikayetimi.

İsnad ettiğim suç görevi ihmal. Hakimin beraat eden şahıs lehine vekalet ücreti hükmetmesi hem kanuni hem de içtihatler bakımından kesin ve yasal bir zorunluluk.

Şu sıralar 6 aya yakın oluyor dilekçemi göndereli. En son 2 ay önce aramıştım HSYK' yı, dilekçemin işleme alındığını ve soruşturmanın başladığını söyledi yetkili kamu görevlisi.

Göreceğiz bakalım neler olacak.

Saygılarımla