Mesajı Okuyun
Old 23-03-2011, 17:35   #3
Av. Süleyman Emre Ötün

 
Varsayılan

Zamanaşımı sadece maddi hukuka ilişkin bir kurumdur. Bu terim sadece alacaklar için kullanılmalıdır.
Takip hukuku şekli hukuk dalıdır. Bu hukukta düzenlenen süreler nitelik olarak zamanaşımı değildir. Sadece takip hukukuna ilişkin sonuçları olan sürelerdir. Özellikle keyfi uygulamaların önüne geçilsin, alacaklılar dosyalarını takip etsin, borçlular süresiz olarak takip altında olmasın diye konulmuştur. Haczi koydurdurysan öyle bırakıp gidemezsin, ya satış istersin ya da haciz kalkar.
Bu sebeple maddi hukuk süreleri olan zamanaşımı ile takip hukuku süreleri birbirinden bağımsız işler.
Çeke dayanan takiplerde bu yüzden altı aylık zamanaşımı süresine dikkat edilmeldir. Haciz süresi 1 ve 2 yıldır ama, alacağa bağlı olan 6 aylık süre içerisinde zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmalıdır. Aksi halde borçlunun zamanaşımı defini kullanma hakkı doğar. Ama elbette borçlu bu hakkını kullanmadıça takip ve hacizler devam edecektir.