Mesajı Okuyun
Old 04-08-2008, 14:19   #38
Adalet Bakanı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan resume
Ben bu karara ordu barosunun sitesinde ulaştım okudum ve buraya post ediyorum.Bana bu karar çelişkili gibi görünüyor.

işte o karar:

Avukatlık kimliklerinin kimlik tespitine esas belge olarak kabul edilmeyeceğine ilişkin Türkiye Bankalar Birliğinin 17.05.2004 tarih ve 2512 sayılı işleminin ve bu işleme dayanak teşkil eden Karaparanın Aklanmasının önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 6. maddesi (a) bendinin iptali istemi ile ilgili olarak Ankara Barosunca açılan dava Danıştay tarafından reddedildi.
T.C. DANIŞTAY
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2004/2524
Karar No : 2006/3512



_____ : Ankara Barosu Başkanlığı

Adliye Sarayı B Blok Kat:5 - Sıhhiye/ANKARA
_____ : 1-Maliye Bakanlığı
2- Türkiye Bankalar Birliği
_____ : Av. Bülent Ensari, Av. Volkan Esiner
Şehit Ersan Cad. No: 4/3 - Çankaya/ANKARA


Davan

ınÖzetti: Avukatlık kimliklerinin kimlik tespitine esas belge olarak kabul edilmeyeceğine ilişkin Türkiye Bankalar Birliğinin 17.05.2004 tarih ve 2512 sayılı işleminin ve bu işleme dayanak teşkil eden Karaparanın Aklanmasının önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 6. maddesi (a) bendinin iptali istenilmektedir.
Maliye Bakanlığının Savunmasının Özeti : Yönetmelikte her türlü resmi kimlik belgesi üzerinden değil yanlızca ismen sayılan resmi kimlik belgeleri üzerinden kimlik tespiti yapılmasının öngörüldüğü, avukat kimliklerinin mesleki bir gruba ait olması nedeniyle bu kimliklerin "kimlik tespiti" uygulamasında kabul edilmesinin, diğer meslek gruplarının da benzer düzenlemeler yapmasına yol açacağı, bunun da uygulamada ciddi zararların ortaya çıkmasına neden olacağı, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Türkiye Bankalar Birliğinin Savunmasının Özeti : Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığının yazısında kimlik tespitinde kullanılacak belgelerin kapsamının genişletilmesinin düşünülmediği, avukat kimliklerinin kimlik tespitinde esas belge olarak kabul edilemeyeceğinin belirtildiği ve bu görüş doğrultusunda işlem tesis edildiği, yapılan işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Daniştav Tetkik Hakimi Gülsen A. PEHLİVAN'ın Düşüncesi : istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savaşa Radive TİRYAKİ'nin Düşüncesi : Dava,Avukatlık kimliklerinin kimlik tesbitine esas belge olarak kabul edilmeyeceğine dair.Türkiye Bankalar Birliği işlemi ile bu işlemin dayanağı olan Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 6.maddesinin (a) bendinin istemiyle açılmıştır.
19.11.1996 günlü 22822 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun 15.maddesinde,"Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin olarak kimlik tesbitine dair gerekli düzenlenmelerin yapılması....Bakanlar Kurulunca bu Kanunun yayım tarihini izleyen altı ay içinde çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir, "hükmü yer almaktadır.


T.C.
DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No
: 2004/2524
Karar No : 2006/3512
Kimlik tesbitine esas belge sayısı ne kadar az ve herkesçe tanınabilen belgelerden olursa, görevlilerin kimlik tesbitinde yanılmalarının sözkonusu olmayacağı açıktır. Bazı kamu kurumlarınca, çalışma alanlarıyla ilgili düzenlemelerinde kimlik tesbiti için dava konusu yönetmelik hükmüyle belirlenen kimlik tesbitine esas belgelerin (nüfus cüzdanı, sürücü belgesi gibi) kabul edildiği de herkesçe bilinmektedir.(Tapu Sicil Tüzüğünde olduğu gibi)
Avukat kimliği, mesleki bir kimlik olup, bu kimliğin kimlik tesbitinde kabul edilmesi
başka meslek gruplarının benzer düzenlemeler yapmalarına, kimlik tesbitinde kimlik tesbitine
esas belgelerin çokluğunun da yanlışlıkların, karışıklıkların oluşmasına neden olabileceğinin
kabulü gerekir.

Yönetmelikte sayılan kimlik tesbitine esas belgelerden nüfus cüzdanı genellikle herkeste bulunan belgelerden biridir. Görevliler tarafından kolaylıkla tanınabilen bir belgedir.



Üye Alaattin ÖĞUŞ

Altı çizili düşünceden anlaşılacağı üzere DANIŞTAY, Avukatlık Kanunun 9. maddesinin TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ organlarınca düzenlendiğini sanmaktadır. Birinin çıkıp, ülkemizde erkler ayrılığı sisteminin olduğunu, dolayısıyla yasama gücünün de TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ tarafından kullanıldığını, Türkiye Büyük Millet Meclisî'nin bir meslek grubu olmadığını kendilerine hatırlatması gerekir.