Mesajı Okuyun
Old 05-12-2011, 12:40   #232
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Evet, Sayın Ömer GÜNTAY'ın da somut bir şekilde örneklendirdiği gibi uygulama yine aynı şekilde devam ediyor. Böylelikle bu başlık altında işçilik alacaklarının belirsiz alacak davası şeklinde açılması gerektiğini savunan herkes haklı çıkmış oldu. Keşke Sayın Suat ERGİN'le iddiaya girseydim.(bknz: önceki mesajlardaki görebileceğiniz cesaretsiz yaklaşımım) Sayın İbrahim YİĞİT iddiaya girmişse çok karlı çıktı.

Ben de haklı çıkarım o zaman. Bu forumdaki ilk mesajımı aşağıya alıntıladım. Tarih:30.09.2011, yani yasa yürürlüğe girmeden yazmışım. Ancak yasa yürürlüğe girdikten sonra gerek hakimlerin tavrı, gerekse seminerlerde konuşulanlar ve THS'de yazılanlar nedeniyle; -katılmasam da- uygulamanın belirli alacak yönünde olacağını kabul ettim. Bir profesörden daha iyi bilecek değilim ya.

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Üstadım işveren bankaya asgari ücret üzerinden yatırıyor. Gerisini işçiye elden ödemektedir. O nedenle maaş ücreti belirsizdir. Yine işçi izin kullanmadım, diyor. İşveren ise "kullandırdım" diyor. Bu da ancak "izin defteri" üzerinde yapılacak inceleme ile ortaya çıkar. İşçi "fazla mesai yaptım " diyor. İşveren ise, "fazla mesai uygulamam yok" veya "denkleştirme uygulanmakta" demektedir. Hemen her konu ihtilaflıdır. İşçilik alacaklarının "belirli" olduğunu bir profesör söylüyorsa, hayatı sadece teorik yaşıyor demektir.