Mesajı Okuyun
Old 28-02-2004, 14:08   #1
Gemici

 
Varsayılan Aile İçi Şiddet: Gülelim Mi, Ağlıyalım Mı Yalnız Olmadığımıza?

Gülelim mi, Ağlıyalım mı Yalnız Olmadığımıza?

Yedi iklim dört köşeyi dolandım,
Meğer dünya her tarafta bir imiş;
Ben dünyayı Al” Osmanı ın sanırdım,
Meğer dünya dört sultanlık yer imiş.
.........
..........

Dadaloğlu


Fransız filmyıldızı Marie Trintignant Farnsada ve diğer Avrupa ülkelerinde aile içi şiddetin sembolü olmuş bir kişi. Marie Trintignantın Babası Fransanın tanınmış film sanatçılarından Jean-Louis Trintignant, Annesi Rejisör ve Senaryo yazarı Nadine Trintignant.

Sanatçı bir aileden gelen Marie Trintignant 01. ağustos 2003 tarihinde, beraber yaşadığı başka bir sanatçıdan, rock şarkıcısı Bertrand Cantat tan, Litvanyanın Başşsehri Vilnius ta yediği dayak sonucunda öldü. Haberlere göre Bertrand Cantat 27. Temmuz tarihinde Maire Trintignantı feci şekilde dövmüş. Yediği dayak neticesinde beyin kanaması geçiren ve komaya giren Marie Trintignant geçirdiği iki ameliyata rağmen ölmüş.

Marie Trintignantın ölümü Fransada aile içi şiddeti ve bu şiddetin toplumsal boyutlarını gündeme getirmiş. Bir araştırmaya göre her on kadından birisi aile içi şiddete maruz kalıyor ve ayda altı kadın bu tür şiddetin kurbanı olarak hayatını kaybediyor.

Bertrand Cantat 16 Mart tarihinde Vilnius ta mahkeme önüne çıkarılıyor. Tahliyesi için yaptığı müracaatlar şimdiye kadar neticesiz kalmış(tahliye gerekçesi: dövmede öldürme kastının olmayışı)

Vilnius Savcılığından verilen bilgilere göre mahkemenin sanığı 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırma imkanı var.

Sıkı durun tokmak geliyor: Savcı ekliyor “ savcılık üst sınır olan 15 yıl hapsi talep etmiyecek” Çünki Litvanya kanunları birbirlerine yakın olan kişiler arasındaki cürümlerde cezayı hafifletici sebepler öngörüyor.

Demekki dünya dört sultanlık yer olsa bile, hemen hemen “her tarafta bir imiş”

Saygılarımla