Mesajı Okuyun
Old 31-08-2006, 16:47   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/15420
K. 2003/19351
T. 7.10.2003
• YABANCI DİLDE DÜZENLENEN SENET ( Merci Tarafından Yaptırılan Bilirkişi İncelemesinde Senet Üzerinde Çek Kelimesinin Bulunmadığının Tespit Edilmiş Olması )
• SENET VASFININ BELİRLENMESİ ( Yabancı Bir Kimse Tarafından Yabancı Dilde Keşide Edilmiş Senedin Vasfının Keşidecinin İmzaladığı Yer Hukukunun Esas Alınarak Belirlenmesi )
• UYGULANACAK HUKUKUN TESPİTİ ( Eğer Kambiyo Senedi Çek Vasfında ise Türk Ticaret Kanunundaki Çek ile İlgili Kanunlar İhtilafı Normları Uygulanarak Uyuşmazlığın Çözümlenmesi )
• MİLLETLERARASI YETKİLİ MAHKEME ( Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun Hükümleri Uyarınca Tespit Edilmesinin Gerekmesi )
6762/m.678,680,681,682,730,733
2675/m.1,2,8,24,27
2004/m.170/a
ÖZET : Takip dayanağı senet yabancı dilde düzenlenmiştir. Merci tarafından yaptırılan bilirkişi incelemesinde senet üzerinde çek kelimesinin bulunmadığı tespit edilmemiştir.

Yabancı bir kimse tarafından yabancı dilde keşide edilmiş senedin vasfı, keşidecinin imzaladığı yer hukuku esas alınarak belirlenir. Eğer kambiyo senedi çek vasfında ise Türk Ticaret Kanunundaki çek ile ilgili kanunlar ihtilafı normları uygulanarak uyuşmazlık çözümlenir.

Milletlerarası yetkili mahkeme de Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tespit edilir.

DAVA VE KARAR : TTK 678-687. madde hükümleri, düzenleme senede dahil olan ve ödeme yerleri değişik devletlerde bulunan veya muhatap, ciranta veya bunların kefilleri gibi sorumlulukları farklı uyruklara tabi poliçelerde birçok yönden hangi Devlet kanununun uygulanacağını göstermektedir. Nitekim, MÖHUK'nın 1. maddesi yukarıda açıklanan madde hükümleri ile ilgilidir. Örneğin, MÖHUK m. 8/2'nin ""milli hukukuna göre ehliyetsiz olan bir yabancı, Türk Hukukuna göre ehil ise Türkiye'de yaptığı hukuki işlerle bağlıdır."" şeklindeki açıklaması TTK m. 678/2'ye uygundur. Milli kanunun veya bu kanunun yollamada bulunduğu başka bir Devlet kanununun ehil saymadığı bir kimse, poliçenin imzalandığı memleket kanununa göre ehilse poliçeden sorumlu olur. Öncelikle, poliçenin düzenlendiği veya imzalandığı ve imzacıyı ehil sayan yer kanunu uygulanır.

TTK'nın 730/21. maddesindeki yollama ile çeklerde de uygulanması gereken 678, 680 ve 681. maddesinin tatbiki için öncelikle poliçe hukukuna ait yollama kurallarının mı, yoksa çek hukukuna ait yollama kurallarının mı uygulanacağı hususunda özellikle de senette poliçe mi, çek mi yazılı olduğunun tespiti gerekir. Bu olmadığı takdirde veya yabancı dilde kullanılan kavram açık değilse senedi keşidecinin imzaladığı yer hukuku esas alınarak senedin öncelikle çek veya poliçe olduğu tespit olunur ( TTK m. 682/2, 733 ). Bundan sonra da TTK'nın poliçeyle ilgili 678 veya çek ile ilgili 731 ve müteakip maddelerinde yer alan yollama kurallarının uygulanması gerekir.

TTK'nın 731 ve müteakip maddelerinde yer alan kanunlar ihtilafı normları, sadece çek hukukuna ilişkin hususlara uygulanır. Kambiyo ilişkisinin altında yatan asıl borç ilişkisine uygulanmaları ise söz konusu olmadığından bu ilişkiden doğan ihtilaflar da MÖHUK hükümleri esas alınarak çözümlenir ( MÖHUK 24 ). TTK'nda da çek ile ilgili kanunlar ihtilafını düzenleyen maddelerde milletlerarası yetkili mahkemeyi, yabancı mahkeme kararlarının tanınmasını düzenleyen kurallar yoktur. Bu durumda, konuya MÖHUK 27 ve devamı hükümlerinin uygulanması gerekir.

Çek üzerindeki her beyan müstakil bir şekilde kurala bağlanır, dolayısıyla duruma göre bir çek hakkında muhtelif ülkelerin hukukları uygulanabilecektir. Çek üzerindeki bir ödeme yeri kanununa tabi kılınmış olabilir. Müracaat borçlularının beyanlarının hükümleri de aynı şekilde imza yeri kanununa göre tespit edilir ( Prof. Dr. Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, s. 1369 ).

Hakim, Türk Kanunlar İhtilafı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku resen tespit edip uygulamak zorundadır. Ayrıca, yabancı hukukun muhtevasının tespitinde de tarafların yardımını isteyebilir.

Tüm bu kurallar ışığında somut olayın incelenmesinde;

Takip dayanağı senet yabancı dilde düzenlenmiştir. Mercice yaptırılan bilirkişi incelemesinde çek kelimesinin bulunmadığı tespit olunmamış ise de, bu araştırma ve inceleme yukarıda açıklanan kuralların somut olayda tespiti için yeterli değildir.

SONUÇ :

Mercice, İngilizce'yi, bu belgeyi imza edildiği ülke ile ödeme yeri ülkesinin hukukunu inceleyebilecek yeterlilikte bilen ve özellikle üniversiteden Ticaret ve Kambiyo Hukuku dalında bir hukukçu bilirkişiye inceleme yaptırılarak bu belgedeki kayıtların kambiyo hukukundaki karşılıkları ile açıklayacak bir rapor aldıktan sonra TTK'nın 731 ve müteakip maddeleri ile MÖHUK'nın 2. maddesi hükümlerine göre değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, imza-inkar incelemesi aşamasında senedin kambiyo senedi vasfında olup olmadığının ( İİK m. 170/a ) resen tespiti gerekeceği hususu da gözardı edilerek Merciin eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gitmesi isabetsizdir. Kabule göre de, kambiyo hukukuna yönelik başka bir dosyada aynı konuda itiraz olduğu kabul edildiğine göre, bu iki Merci dosyasının birleştirilip birleştirilemeyeceği veya önce yapılan itiraza ilişkin Merci dosyasının sonucunun beklenip beklenmeyeceği de düşünülmeksizin keza imzaya yönelik itiraz olmasına rağmen itiraz eden borçlu yönünden usulüne uygun imza incelemesi yapılmadan alacağın esası hakkında da karar verilmesi doğru değildir.

Not:Kazancı'dan alınmıştır