Mesajı Okuyun
Old 06-03-2017, 14:16   #5
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Alıntı:
Merhabalar, marka hakkına tecavüz suçu ile ilgili olarak Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2008/16127 Esas- 2010/10899 Karar sayılı ilamında; Anayasa Mahkemesinin 2008/2 sayılı kararı doğrultusunda kanun hükmünde kararname ile suç ve ceza konulamayacağından beraat verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu konu ile ilgili bilgisi olan meslektaşım varsa bilgilendirirse sevinirim iyi çalışmalar iyi günler

Sayın Gevrek,

Belirttiğiniz konu bugün için geçerliliği olmayan bir konudur. Zira Anayasa Mahkemesi bu kararı aldığı tarihte ceza hükmü bir KHK ile düzenleniyordu ve bu karar, genel bir hukuk kuralı olan "KHK ile suç ve ceza konulamayacağı" ilkesine dayanmakta idi.

Ancak bugün itibari ile söz konusu hüküm bir KHK ile değil bir Yasa ile düzenleniyor. (Kaldı ki daha önce de KHK'da değişiklik yapılmasına dair kanun ile KHK hükmü de yasalaştırılmıştı.)

Bugün itibari ile suçu düzenleyen hüküm Sınai Mülkiyet KANUNU m.30'da yerini bulmaktadır. Dolayısıyla bugün gerçekleşmiş bir marka hakkına tecavüz eylemi için söz konusu Yargıtay kararı ve Anayasa Mahkemesi kararından faydalanabilmeniz mümkün değildir.


Sınai Mülkiyet Kanunu

Marka hakkına tecavüze ilişkin cezai hükümler
Madde 30- (1) Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
(2) Marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalaj üzerinden yetkisi olmadan kaldıran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
(3) Yetkisi olmadığı hâlde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunan kişi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
(4) Bu maddede yer alan suçların bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
(5) Bu maddede yer alan suçlardan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye’de tescilli olması şarttır.
(6) Bu maddede yer alan suçların soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır.
(7) Başkasının hak sahibi olduğu marka taklit edilerek üretilmiş malı, satışa arz eden veya satan kişinin bu malı nereden temin ettiğini bildirmesi ve bu suretle üretenlerin ortaya çıkarılmasını ve üretilmiş mallara elkonulmasını sağlaması hâlinde hakkında cezaya hükmolunmaz.