Mesajı Okuyun
Old 13-12-2016, 10:46   #3
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Öncelikle "markasal kullanım" - "ticaret unvanı kullanımı"nı iyi ayırt etmelisiniz. Unvan kullanımı ile markasal kullanım farklı kavramlardır ve her unvan kullanımı , markasal olmayabilir ve dolayısıyla marka hakkına tecavüz teşkil etmeyebilir.

İkinci olarak , Nice sınıflandırma sistemine göre tescil belgenizdeki tescil sınıflarınızın neyi kapsadığı çok önemli. Siz o hizmeti veriyor olsanız bile bu sınıfta tesciliniz yok ise "marka hakkına tecavüz"den söz edilemez. Bu tip bir durumda davanızı ancak haksız rekabete dayandırabilirsiniz.

Ancak başa dönüp tüm koşulları sağladığınızı düşünerek ve karşı yanca gerçekleştirilen kullanımın, markasal kullanım olduğunu varsayarak cevap vereyim; belirttiğiniz şekilde bir savunmaya kesinlikle itibar edilemez. Marka hakkına tecavüz kavramında, kilometre/uzaklık bazında hesaplamalar yapılmaz. Kaldı ki TPE markalar sicili alenidir ve herkes, kullandığı markanın bir başkası tarafından tescil ettirilip ettirilmediğini kolaylıkla, hatta amiyane tabir ile "tek tık ile" araştırılabilir, basiretli bir tacir kullandığı markanın (daha doğru bir ifade ile "tescilsiz işaret"in diyeyim) bir başkasına ait olup olmadığını bilmek zorundadır. Hatta bu mantıktan hareketle de KHK m.61'e dayalı ceza davalarında, "ben bilmiyordum, bilseydim onu kullanmazdım" gibi savunmalara itibar edilmez.

Ayrıca bir dipnot: 556 S. KHK'nın marka hakkına ilişkin hükümlerini düzenleyen 9., 61., 61/a gibi maddelerinde de tecavüz oluşturan fiil tanımlanırken "aynı bölgede bulunma" gibi bir şart aranmamıştır.

Saygılar,