Mesajı Okuyun
Old 31-07-2006, 17:25   #7
ibreti

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/4849

K. 2003/7616

T. 8.4.2003

• İTİRAZIN KALDIRILMASI ( Borçlunun Yurtdışında Olması Nedeniyle Ödeme Emri Bila Tebliğ İade Olunması Üzerine Haricen Muttali Olduğundan Tebligatın Usulsüz Olduğunu ve Asliye Hukukta Senedin İptaline İlişkin Karar Aldığını Borçlu Olmadığını İddia Etmesi )

• USULSÜZ TEBLİGAT ( Alacaklının Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu ile Başlattığı Takipte Borçluya Çıkarılan Ödeme Emri Bila Tebliğ İade Olunması Üzerine Takibe Haricen Muttali Olduğunu Beyan Eden Borçlu Yurtdışında Bulunduğunu Beyan Etmesi )

• YENİDEN ÖDEME EMRİ TEBLİĞİ ( Borçluya Yeniden Ödeme Emri Tebliğ Olunmamış ise de Alacaklı Takibini Sürdürdüğüne Göre ve Merciideki Yargılama Aşamasında da Bu İradesini Devam Ettirdiğine Göre Borçlunun Merciye Başvurusunun Süresinde Olması )

2004/m.68

ÖZET : Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte borçluya çıkarılan ödeme emri bila tebliğ iade olunması üzerine takibe haricen muttali olduğunu beyan eden borçlu yurtdışında bulunduğunu bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunu ve borçlu olmadığından asliye hukukta senedin iptaline ilişkin karar aldığını borcu bulunmadığını ileri sürmüştür. Gerçekten bu aşamada borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmamış ise de, alacaklı takibini sürdüğüne göre ve merciideki yargılama aşamasında da bu iradesini devam ettirdiğine göre mercice borçlunun merciye başvurusunun sürede olduğundan bahisle işin esasının incelenmesi gerekirken eksik inceleme ile ödeme emri tebliğ edilmediğinden borçlu sıfatı doğmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ve alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2- Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine;
Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte borçluya çıkarılan ödeme emri bila tebliğ iade olunması üzerine takibe haricen muttali olduğunu beyan eden borçlu yurtdışında bulunduğunu bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunu ve borçlu olmadığından asliye hukukta senedin iptaline ilişkin karar aldığını borcu bulunmadığını ileri sürmüştür. Gerçekten bu aşamada borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmamış ise de, alacaklı takibini sürdüğüne göre ve merciideki yargılama aşamasında da bu iradesini devam ettirdiğine göre mercice borçlunun merciye başvurusunun sürede olduğundan bahisle işin esasının incelenmesi gerekirken eksik inceleme ile ödeme emri tebliğ edilmediğinden borçlu sıfatı doğmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Nitekim Mercii kararından sonra da 2.1.2003 tarihinde borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş olması da somut olay yönünden yukarıda açıklanan ilkelerin kanıtı olmuştur.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 08.04.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx