Mesajı Okuyun
Old 16-01-2007, 18:20   #23
calikusu_kamuran

 
Varsayılan yeniden cedelleş

bu başlığı koymak zorunda kaldım çünkü, insan cedelleşme oyununda daha bir aktif oluyor.

Neyse gelelim konuya...Sınıflandırma kavramını hangi şekilde anlamış olduğunuzu bilmiyorum. Fakat şunu söyleyebilirim ki beynin yapmış olduğu iş aslen sınıflandırma değildir ki beyinde bir konu için tek bir kavram vardır bu durumda şöyle bir sonuç çıkar ortaya Siz bin tane varlık da gösterseniz beyinde tek bir kavrama tahvil olur bunlar ki hepsi aynı ve tek kavramı uyandırır beyinde. Yani beyin şöyle yapıyor alttakilerin hepsi işte şu belirttiğim başlığa tahvil olur der size. Aynı türden binlerce varlık yazalım alt alta ve yukarıda hepsine ortak bir isim bulalım bunların, işte bu ortak belirtmiş olduğumuz isme/kavrama tahvil olur hepsi yani bu ortak kavram hepsini ayrı ayrı temsil eder. Umarım anlatabildim.

Şimdi gelelim başka bir meseleye tabi ki bu konuyla ilgili.
Değerli meslektaşlarımdan(tabi ben sizler için müstakbel meslektaş olmaktayım) Av. Şehper Ferda Demirel, ADAM ÖLDÜRMEK YASAK MI? adlı konuda sizi anlamıyorum demektedir. Elbetteki bir çok değerli arkadaş bunu söyledi. Olabilir belki kendimi anlatmakta zorlanıyor olabilirim. Fakat şunu söylemeliyim oradaki konuda.......Eski insanlar, dolayısıyla hukukçular BİR OLAYIN SÜRECİNİ ŞÖYLE TASVİR EDERLER...........

Niyet(etki diyebilirsiniz-duyum da diyebilirsiniz) neyse sıralamayı yapayım ben...

Niyet-Geçit-Uygulama şeklinde bir olayın cerayanını tasvir ederler. Şimdi daha somutlayalım meseleyi........... Bu taraf-KÖPRÜ-öbür taraf

Siz beyninizden karşı tarafta olmayı düşünürsünüz veya istersiniz....işte bu isteğe BİR KÖPRÜ var ise elbet elinizde imkan vardır ki uygulamayı yani sonucu icra edersiniz. Eğer köprü yoksa ortada engel-set vardır. İşte oradaki konuda YASAK kavramı bu engeli-setti-köprüsüzlüğü-duvarı anlatır ki oradaki olayda düşünsel bir set vardır. Ama anlatamadım ne yapayım....

Bugün ise bu ana tasvirin yerini belki başka bir kavram almıştır ki örneğin UYGUNDUR kavramı yani bu kavram bir çok anlamda kullanıldığı gibi GEÇİT VARDIR anlamında da kullanılıyor gibi. Ne dersiniz?

Başka bir konuda ise bir arkadaşım MEDENİ kavramını ŞEHİR kavramına tahvil etmişti. Şimdi medeni insan kavramıyla sanki GEÇİT VEREN insan kavramı anlatılmakta gibidir. Diyelim ki Şehir kavramına tahvil edilmiş olsun Şehrin özelliklerini siz Sosyoloji ile ilgilendiğinize göre daha rahat anlarsınız. Şehir bir çok işe, geçit veren yer-merkez anlamına tahvil edilebilir mi? Yani KÖPRÜ ÖZELLİĞİ var mıdır.....Çok iş için geçilmesi gereken köprü mesela.....

Bu konu için siz BEYNİNİZDE MODELİ DAHA KOLAY YAPILANDIRABİLİRSİNİZ(kurabilirsiniz).

Eğer bunları beyninizde yapılandırabilmişseniz, şuraya geçelim.

HAK: Ya geçiti olan iş-uygulama yani köprünün öbür tarafı anlamında olmalı, Ya da Geçitin-imkanın-köprünün kendisi olmalı. Size samimiyetle sormaktayım sizce hangisi?

şu yazacağım ise size hitaben değil ilerde burda hatırlamak adına kendim için bir not: Hukuk, test edici bir geçit mi kurmaktadır? (bu soru kendim için ok)

Ayrıca şunu sormak istiyorum.....son yazınızda İLK CÜMLENİZDE parantez içinde yer alan FİİL TEORİSİ ne anlama geliyor bilmiyorum. İnşallah beni aydınlatırsınız. Sevgilerimle

SAYGILAR