Mesajı Okuyun
Old 03-05-2007, 15:52   #4
avukat2007

 
Varsayılan

sorunuzu yanıtladıktan sonra iki tane yargıtay kararı buldum. konuyu ben de merak ettim, uygulama bazen yanlış olabiyor.
T.C. YARGITAY
16.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/2628
Karar: 2004/5346
Karar Tarihi: 4/5/2004

ÖZET : Suça konu takip dosyasının incelenmesinden şikayet tarihinden önce 6.5.2003 tarihinde borçlunun adresinde haciz yapılmış olması nedeniyle, şikayetçinin borçlunun mal varlığını bildiğinin kabulü ile sanık hakkında İİK.nun 337/1-son cümle maddesi gereğince ceza tertibine yer olmadığına karar verilmesi gerekir.



(2004 S. K. m. 337)

Dava: Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık Kasım'ın beraatine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Karar: Suça konu takip dosyasının incelenmesinden şikayet tarihinden önce 6.5.2003 tarihinde borçlunun adresinde haciz yapılmış olması nedeniyle, şikayetçinin borçlunun mal varlığını bildiğinin kabulü ile sanık hakkında İİK.nun 337/1-son cümle maddesi gereğince ceza tertibine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken;

Sonuç: yazılı şekilde beraat kararı verilmesi isabetsizdir. Hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün birinci paragrafındaki "sanığın üzerine atılı müsnet suçtan beraatine" sözcüklerinin çıkartılarak yerine "sanık hakkında İİK.nun 337/1-son cümle maddesi gereğince ceza tertibine yer olmadığına" sözcüklerinin yazılmak suretiyle ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile isteme aykırı olarak ONANMASINA, 5.4.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
liyor.