Mesajı Okuyun
Old 30-05-2008, 18:57   #131
Akheront

 
Varsayılan

Sayın Av.Nesrin! "Devlet" denen şey'in aslında kendimiz olduğunu düşünüyorum. Giderek kalabalık bir hal almaya başlayan insan topluluğu kendileri arasında bir düzen tesis etmesi için bir takım liderler seçmiştir. Bir takım özgürlüklerinden yine kendi özgürlükleri için vazgeçmiş ve seçtikleri lider ve yardımcılarına yetkiler vermişlerdir. Zamanla iktidar sahipleri yetkiyi halktan ve yine onların huzur ve refahı için aldıklarını unutmuş ve ellerindeki yetkileri,içinde bulundukları zevk ve sefanında etkisiyle kötüye kullanmaya başlamışlardır. Halk için iktidar anlayışı yerini "devletin bekaası" na bırkmış ve ne olmuşsa bundan sonra olmuştur. Zaman zaman demokrasi denen sistemlerde olduğu halk tarafından, zaman zaman salt kan bağı olayısı ile ve kimi zaman da devrimlerde olduğu gibi bunların ikisine de dayanmadan iktidara birtakım insanlar gelmiş ve çoğu zaman kendi kişisel görüşleri ile halkları yönetmeye başlamışlardır. Bu yönetici zatlar takdir edersiniz ki her zaman ehil olmayabiliyor ve bir takım unsurların güdümünde kararlar alıyorlar. Bu hal uzun bir zaman devam edince de iktdar sarhoşluğu içinde bulunan herkes işin başını unutuyor ve dahil olduğu kurallara göre davranıyor. Sonra halktan bazıları bir bakıyor, aman Allahım bu da ne! devlet yavrularını yemeye başlamış. Peki kimin için?
Her neyse sözü fazla uzatmaya lüzum yok. Yönetimler içerisinde de bir takım kahramanların olduğunu ve hala ülke olarak ayaktaysak bu bir avuç onurlu nefer sayesinde ayakta olduğumuzu düşünüyor ve umutsuzluğun en tehlikeli düşman olduğunu ifade etmek istiyorum. Adaleti vahşi bir yırtıcıya benzetecek olursak; O bizi yakalamadan biz onu yakalarsak sanırım hepimiz için en iyisi olur.

Saygılar.
...............