Mesajı Okuyun
Old 05-04-2019, 12:28   #3
av__emrah

 
Varsayılan

Alıntı:
1956 - 1983 Tarihleri arasında el atmanın gerçekleştiğini belirlerse dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine mi karar veriyor yoksa uzlaşma başvurusu için süre mi veriyor?


Davanın usulden reddine karar veriliyor. Bu nedenle bence de her halükarda uzlaşma başvurusu yapın ve usuli eksikliği giderin.

Ayrıca aşağıda paylaştığım Yargıtay kararında da görüleceği üzere, herhangi bir evrak..vs yoksa el atma tarihini tanık dahil her türlü delille de ispat edebilirsiniz. İyi Çalışmalar.




T.C YARGITAY
5.Hukuk Dairesi
Esas: 2017/ 6622
Karar: 2018 / 8539
Karar Tarihi: 07.05.2018


Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında 18. Hukuk Dairesinden çıkan kararı kapsayan 27/10/2015 gün ve 2015/2175 Esas - 2015/15397 Karar sayılı ilama karşı davacılar vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:

Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine 18. Hukuk Dairesince onanmış; bu karara karşı, davacılar vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelerin incelenmesinde; dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığının kesin olarak saptanmadığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;

Davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile 18. Hukuk Dairesinin 27.10.2015 gün ve 2015/2175-2015/15397 E/K sayılı kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelerin incelenmesinde; dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığının kesin olarak saptanılmadığı anlaşılmıştır.

Bu durumda; dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığının tespiti için, 09.10.1956 tarihinden öncesini ve bu tarihten sonrasını gösterir şekilde hava fotoğrafları ile E5 kamulaştırmaları ile ilgili kamulaştırma krokileri getirtilip, hava fotoğrafları ile dava konusu taşınmazların ölçekli krokilerinin çakıştırılması sağlanıp, bu konuda denetime elverişli şekilde krokiye bağlanmış, bilirkişi raporu alınarak ve gerekirse tanık da dinlenmek suretiyle el atma tarihinin kesin olarak tespit edildikten sonra; taşınmaza 09.10.1956 tarihinden önce el atıldığının tespiti halinde 221 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, 19.10.1956 tarihinden sonra el atıldığının saptanması halinde ise işin esasına girilip, sorumlu idare de belirlenerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması,

Doğru görülmemiştir.

Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.