Mesajı Okuyun
Old 25-11-2006, 18:58   #1
faruksa

 
Varsayılan Yargıda avukatlık sınavı tartışması sürüyor

Meclis Genel Kurulu’nda önümüzdeki hafta maddeleri üzerinde görüşmelerin yapılacağı avukatlık sınavının kaldırılmasına ilişkin yasal düzenleme konusunda tartışmalar sürüyor. Türkiye Barolar Birliği’nden sonra Yargıç ve Savcılar Birliği(Yarsav) de sınavın kaldırılmasına ilişkin düzenlemeye karşı çıktı. Stajyer avukatlar ise düzenlemeyi destekliyor.
Yarsav Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, avukatlık sınavının kaldırılmasının, “Avukatlık mesleğini ve bu mesleğin hukuk devleti ilkesinin gelişmesine sağladığı katkıları önemsememek, görmezden gelmek; avukatlık mesleğinde nitelik ve donanım sorunu yaratmak anlamındadırö dedi. Eminağaoğlu konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, yargının, sav-savunma-karar biçimindeki üç unsuruna değinerek şunları dile getirdi:
“Sav ve karar makamları için öngörülen sınav koşulunun gerçek amacı, yargıç ve savcılığa donanımlı kişileri kazandırmaktır. Yargının vazgeçilmezi olan ve kutsal savunma makamını oluşturan avukatlar için de aynı şekilde sınav koşulunun aranması, diğer yargılama makamları karşısında, avukatların da eşit seviyede bulunması, güçlü ve donanımlı olması için bir zorunluluktur. Bu durum, kişilerin hukuksal güvenliğinin sağlanması için de gereklidir. Bu anlayışla diğer ülkelerde, avukatlık için sınav koşulu öngörüldüğü gözden ırak tutulmamalıdır. Hukuk fakülteleri sayısının hızla artış göstermesi karşısında, fakülte mezunları yönünden avukatlık için artık sınav koşulunun aranması, yargı yönünden öncelik taşıyan mutlak bir zorunluluktur. Sınavın kaldırılmasına ilişkin görüşlerin, hiç bir hukuksal ve kabul edilebilir bilimsel dayanağı bulunmamaktadır.

SINAV AVUKATIN YARATICILIĞINI ORTADAN KALDIRIYOR
Türkiye Stajyer Avukatlar Forumu Temsilcileri, sınavın kaldırılmasını isteme gerekçelerini, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan’ın 22 Kasım 2006’da yaptığı “sadece çoktan seçmeli sınav yaptığınızda öğrenciler sınava hazırlanmak açısından sadece belli yeteneklerini geliştiriyorlar, diğer yeteneklerini geliştirmiyorlarö açıklamasıyla güçlendirdi. Stajyer avukatlar, “Bizim de avukatlığın çoktan seçmeli sınavla ölçülmesine itirazımızın dayanağıdırö diyerek, gerekçelerini şöyle dile getirdi:
“Karşı çıkış sebebimiz, Savunma yeteneğinin gerektirdiği yaratıcılığın, sorgulama bilincinin ve başkalarının doğrularına şüpheci yaklaşmanın bu sınavla ortadan kaldırılıyor olmasıdır. Her avukat adayının sahip olması gereken özgün sosyolojik-psikolojik-politik-hukuksal parametrelerin geliştirilmesini olanaksızlaştıran bu sınavla, önceden belirlenmiş, üstelik ezbere dayanan doğruların dayatılacağı ve bu yolla avukatın fikri özgürlüğünü öldürüleceği içindir karşı çıkışımız.

ÖSYM’NİN VESAYETİ KURULACAK
Özetle, avukatın olmazsa olmazı olan, düşünsel bağımsızlık tehlikeye girdiği gibi, bunun yanı sıra, kesin kabul isteyen parametre ve hukuk politikalarını avukat adına belirleme yetkisini üstlenen bizzat meslek kuruluşunun (TBB’nin), ve aslında yasa dışı bir yetki devriyle sınavın fiili uygulayıcısı olan merkezi bir idari kuruluşun (ÖSYM’nin) vesayeti kurulacaktır avukatlar üstünde. İşte bu vesayet altında olma sonucu da, savunma mesleğini ve savunmayı imkansızlaştırır.
Diğer bir deyişle, isteğimiz Kanunda da belirtildiği gibi tam bağımsız savunma mesleği olduğu için, avukatı ekonomik-mesleksel-düşünsel düzlemlerde bağımlı hale getirecek bu sınava karşı çıktık.