Mesajı Okuyun
Old 25-06-2009, 16:43   #5
Av.Özlem Ay Bilgin

 
Varsayılan

müvekkilinizin senet bedellerini ödemeden imtina edebilmesi için SENEDİN BAĞLANDIĞI SEBEBİN gerçekleşmediğini yasal ve yazılı delille ispatı gerekir.

Son olarak sözleşmeyi sunamadığınıza göre sizin için geçerli olan durumda müvekkiliniz; bononun teminat amacıyla verildiğini ve teminat amacının sona erdiğini yazılı ve kesin delillerle ispatlaması gerekmektedir.

Sayın Hades,
Bu konuyla ilgili dün menfi tesbit davası açtım, büyük ihtimalle sözleşmeyi sunamayacağız. Yazılı ve kesin delillerle ıspat edilmesi gerektiğinden bahsediyorsunuz, elimizdeki faturalar ve daha önce ödenmiş senetler ile sözleşme taraflarının ticari defterleri bu kapsamda yazılı ve kesin delil olarak değerlendirelemez mi?
Ben dilekçemde, müvekkilim ile davalı arasında kefil olduğu senet dışında hiçbir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkilimin de esasen sözleşmenin esas tarafı olmadığını, ancak sözleşme kapsamında müvekkilimin kefil olduğu A şahsına teslim edilip de karşılığı ödenmeyen bir mal bulunmadığını, sözleşmeden veya sözleşmeye aykırılıktan doğan hiçbir borç kalmadığını, bu nedenle senedin bedelsiz olduğunu belirttim.
Sözleşme yaklaşık iki buçuk sene önce sona ermiş, karşı taraf o tarihten bu yana müvekkilimin kefil olduğu A şahsına hiçbir mal göndermemiş, yani o tarihten sonra hiçbir ticari ilişki olmamış, sözleşme sona ermeden önceki döneme ilişkin bir borç da kalmamış. Sözleşmeyi sunamazsak bile, elimizde alacaklı şahsın kaşesini içeren ve bankalara ödenmiş çok sayıda senet var, kaldı ki bu senetlerin miktarı kesilen faturaların iki mislinden fazla.
Bu belgeler doğrultusunda, davayı kazanma şansımızın yüksek olacağı umudunu taşıyorum. (Hukukta hiçbir zaman bu garanti yoktur ve daima bir risk vardır.) Bu konuda sizin yorumlarınız farklı ise paylaşmanızı rica ederim.