Sayın Katılımcı,
Açacağınız boşanma davasında, boşanmaya neden olan olaylarda eşinizin kusurlu olduğunu ispat etmek zorundasınız. En yakın akrabalarınız dahil tüm arakadaş, komşu ve bilgisi olan kişilerin tanıklığından yararlanabilirsiniz.

Banka hesabındaki paranın kaynağının düğünde size takılan altınlar olduğunu kanıtlamanız halinde bu para sizin kişisel malınız olacaktır. Faizi edinilmiş mal olarak kabul görür. Banka hesabı eşinizin üzerine olduğunu belirtmişsiniz, bu durumda boşanmaya karar verilip kesinleşmesi halinde açacağınız edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiye ile bu tasfiyeden kaynaklanan katkı ve katılma payı alacaklarınızı dava etmeniz gerekecek. Bankadaki paranın kaynağının sizin kişisel malınız olduğunu tanık dahil, düğün fotoğrafları, cd vs..gibi kanıtlarla ispatlayabilirsiniz. Aksi halde bu para yarı yarıya kabul edilir. İki yıldır ortak biriktirdiğiniz para da yarıya size ve eşinize ait olacaktır.
Mal rejimi tasfiyesi için boşanma davasıyla birlikte ayrı bir davada açabilirsiniz ancak karar verilebilmesi için boşanma kararı verilmesi ve boşanma kararının kesinleşmesi gerekecektir.

Çocuğunuzun velayeti noktasında ise, çocuğunuz anne bakım ve sevgisine muhtaç yaşta velayet için öncelikli olarak düşünülürsünüz. Baba çocuğunun ihtiyaçlarına geliri düzeyinde katılmak zorundadır. Mutlaka iştirak nafakasına hükmedilecektir. Arı yerlerde yaşama durumunda her hafta sonu veya iki hafta da bir görüşme yerine daha uzun süreli görüşmeler çocuğun sıhhati ve yararı tarafların mesleği ve durumları dikkate alınarak hakim tarafından belirlenir. Yeni ortaya çıkan şartlar için talep edilmesi halinde yeniden düzenleme her zaman mümkündür.

Siz boşanma davası içinde Maddi tazminat ve manevi tazminat ayrı ayrı talep edebilirsiniz. Yine boşanma davası açılmasıyla hakim size ve çocuğunuz için Tedbir nafakasına hükmetmelidir. Talep ediniz. Boşanma kararı kesinleşmesinden sonrası için de çocuğunuz için iştirak kendiniz için yoksulluk nafakası talep edebilirsiniz.

Ayrıca oturmakta olduğunuz evden ve ev eşyalarından sizin ve çocuğunuzun yararlanması için tedbir kararı verilmesini de talep edebilirsiniz.

Fiziksel Şiddet gördüğünüzü de belirtmişsiniz; Bu durumda 6284 sayılı kanun çerçevesinde en yakın aile mahkemesinden eşinizin evden uzaklaştırılması, size ve bulunduğunuz adreslere yaklaşmaması, iletişim araçları ile rahatsız etmemesi gibi kararların alınmasını isteyebilirsiniz. Örnek kararlar aşağıdadır.

Alıntı: Hâkim tarafından verilecek önleyici tedbir kararları MADDE 5. (1) Şiddet uygulayanlarla ilgili olarak aşağıdaki önleyici tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar verilebilir: a) Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması. b) Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi. c) Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması. ç) Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. d) Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması. e) Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi. f) Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi. g) Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi. ğ) Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi. h) Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması. ı) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması. (2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından yirmidört saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar. (3) Bu Kanunda belirtilen tedbirlerle birlikte hâkim, 3/7/2005 tarihli ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununda yer alan koruyucu ve destekleyici tedbirler ile 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre velayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında karar vermeye yetkilidir. (4) Şiddet uygulayan, aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir.

http://www.turkhukuksitesi.com/mevzuat.php?kid=77Bağlantısından kanunu da inceleyebilirsiniz.

Ayrıca bu başvurunuzdan ücret alınmaz. Eşiniz kararlara uymazsa, yine aile mahkemesine yapacağınız başvuru üzerine hapis cezasıyla karşı karşıya kalır.

Hak kaybına uğramamak ve daha fazlası için bir avukattan doğrudan destek alınız.

Saygılarımla,