Mesajı Okuyun
Old 24-09-2007, 16:02   #2
condictio_certi

 
Varsayılan Merhaba

Sizin somut olayınıza baktığımda bu hususun İş Sözleşmesinin işverence haklı nedenle feshi kısmında yer aldığını ifade etmeliyim. Bu hususlar İş Kanunu'nun 25. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir nedene dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki işgünü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi durumunda bu husus işverene haklı nedenle iş sözleşmesini fesih hakkı tanımaktadır. Eğer buraya kadar bahsetmiş olduğum bilgiler sizin somut olayınıza uyuyorsa sorunuzun asıl kısmına geçebiliriz.
Fesih bildirimi yenilik doğuran bir irade beyanıdır. Borçlar Hukuku esaslarına göre yenilik doğuran bir irade beyanı, ancak karşı tarafa ''varma anından itibaren'' hukuki sonuç doğurur. İş Hukukunda hüküm doğurma anının karşı tarafın ''öğrenmesinden itibaren'' hüküm doğurması gerektiği görüşü de İş Hukuku uygulamasında yaygındır. Bildiğim kadarıyla Yargıtay uygulamalarında varma anının esas alındığını destekler kararlar mevcut.
Ancak şunu da ifade etmeliyim; Tebligat Kanununda 4829 sayılı kanunla 2003 yılında yapılan değişikliğe göre, tebliğ yapılacak kişi veya aynı konutta oturan kişilerden yahut hizmetçilerden biri adreste bulunamaz ve bildirim kapıya yapıştırılırsa, bildirim bu tarihten itibaren onbeşgün sonra yapılmış sayılır.
Umarım yardımcı olabilmişimdir.
Saygılar...