Müvekkilim avukat. Bir iş yaparken kendisinden para isteniyor. Müvekkil işin acil olduğunu ve para vermeyeceğini söylüyor. Memur da hakime sizi şikayet edecekmiş diye hakime beyanda bulunuyor. Hakim tarafından tutanak tutulması isteniyor ve istem hakkında ret kararı çıkıyor. Kararın gerekçesinde de şikayet edeceği şeklinde beyanda bulunmuştur. gibi ibareler var.

Bunun üzerine avukat ADLİ YARGI KOMİSYONUNA verdiği bir dilekçe ile ilgili memurun CEZALANDIRILMASINI istiyor.

Olay yeni yasa yürürlüğe girmeden önce meydana gelmiş. O dönemde tarih edilen suçra (285/1) suç isnadı kavramı var. Yeni yasada ise (267) idari yaptırım sağlamak amacı da suçun konusu içine alınmış.

Sorularım:
1- Adli yargı komisyonu yetkili mercii olarak nitelenebilir mi. Şikayetçi avukat ve suç isnedı (ceza kovuşturması için) yetkili merciin savcılık olduğunu bilmektedir. Tabii ki bu arada komisyonun ihbar yükümlüğü de göz önünde tutulmalı.

2- Para istedi isnadu tek başına suç isnadı oluşturur mu? Rüşvet tanımlaması geçmiyor. Bu iki kişi arasında olan bir konuşma. Suçun unsurlarından birisi "suçlu olmadığını bildiği bir kimse hakkında suç isnadında bulunmak." Burada paranın istendiğini kanıtlama olanağı yok. Suçlu olmadığını bildiği kimse hakkında şekilndeki unsur gerçekleşir mi?

Şimdiden teşekkürler.

Saygılar.