Mesajı Okuyun
Old 25-11-2007, 16:50   #3
tayyare

 
Varsayılan

Yine, parselasyon XE “Parselasyon" işleminin idare mahkemesince iptal edilmiş olma*sına rağmen, aradan uzun yıllar geçmiş ve taşınmaz iyi niyetli üçüncü şahıs adına tescil edilmiş olması halinde, bu durumda üçüncü şahıs adına yapılan tescil işlemi tamamen özel hukuku ilgilendirdiğinden, bu durumda üçüncü kişi adına yapılan tescile karşı adli yargıda dava açılacaktır. Medeni Kanu*nun 931. maddesine göre tapu kütüğündeki tescile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağı hüküm altına alınmıştır.

İmar uygulamalarına karşı dava açıp da, lehine karar verilen şahıslar, bir şekilde taşınmazlarına sahip olamaz ya da elde edemezler ise, bu du*rumda tazminat davası gündeme gelir. Çünkü, imar uygulaması XE “İmar Uygulaması" sonucu olu*şan parselin üçüncü kişiye satılması halinde, imar uygulaması iptal edilse bile eğer taşınmazı satın alan kişi iyi niyetli ise artık bu kişilerin elinden anılan parseli geri alma imkanı bulunmamaktadır. Yargıtay’a göre böyle iyi niyetli kişiler korunmaktadır110. Ya da parselasyon XE “Parselasyon" işlemine karşı açı*lan da*vada verilen iptal kararı, idarelerce uygulanmadığı hallerde de, taz*minat davası açılabilir. İşte bu bahsedilen durumlarda açılacak tam yargı davaları da yine idare mahkemelerinde açılacaktır. Burada görevli ve yetkili idare mahkemesinin, ilk işleme bakan idare mahkemesi olmasında pratik ve hu*kuki açıdan fayda vardır.


-cafer ergen, arazi ve arsa düzenlemesi