Konu: ispat yükü
Mesajı Okuyun
Old 15-05-2008, 16:50   #4
gokceahmet

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi

Esas: 1988/7884
Karar: 1989/5417
Karar Tarihi: 16.10.1989

ÖZET: Davada hile iddiası mevcut ise de olayımız da esas itibariyle ödeme iddiasına dayanıldığından ve iddia şekline göre esasen hukuki nitelikte bir hilenin mevcudiyetinden bahsedilemez. Ödeme iddiası usulüne uygun delillerle ispat edilememiş ise de dava dilekçesinde <diğer deliller> ifadesi kullanılmak suretiyle yemin deliline de dayanılmış olduğundan mahkemece davacıya yemin teklifi hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekir.
(818 S. K. m. 31) (6762 S. K. m. 669)
Dava: Hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı, bir borcu nedeniyle davalıya vermiş olduğu bono bedellerinin kendisi adına dava dışı Ş.A. tarafından davalıya ödendiğini, davalının hile ile hazır olduğunu bildirdiği bonoları iade etmediğini ileri sürerek 2.600.000 lira bedelli bonoların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, hile iddiası ile açılan davada BK.nun 31. maddesinde öngörülen (1) yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiğini, anılan nedenle davanın dinlenemeyeceğini, ayrıca da iddianın yerinde olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere göre davanın BK.nun 31. maddesinde öngörülen (1) yıllık süreden sonra açıldığını, hile iddiasının ispatlanamadığı, bono bedellerinin ödendiği hususunda herhangi bir belge ibraz edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı davacı temyiz etmiştir.

1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2 - Davada hile iddiası mevcut ise de olayımız da esas itibariyle ödeme iddiasına dayanıldığından ve iddia şekline göre esasen hukuki nitelikte bir hilenin mevcudiyetinden bahsedilemeyeceğinden, mahkemenin hileye ilişkin gerekçesi doğru değildir. Ödeme iddiası usulüne uygun delillerle ispat edilememiş ise de dava dilekçesinde <diğer deliller> ifadesi kullanılmak suretiyle yemin deliline de dayanılmış olduğundan mahkemece davacıya yemin teklifi hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yemin teklifi hakkının kullandırılmaması doğru olmadığından hükmün bozulmasını gerektirmiştir.

Sonuç: Yukarıda 1 numaralı bentte yazılı nedenlerle davacının yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte yazılı nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 16.10.1989 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)