Sayın kapgan,

Sorunuzu "Kira Kontratında Muacceliyet" başlıklı konu içine yazdığınız için ben de sözleşmede muacceliyet şartı olduğunu varsaymıştım. Sorunuzun bu konuyla bir ilgisi olmadığı için bu cevabımı yazdıktan sonra Meslektaş Soruları alanında kendine özel ayrı bir konu başlığı içine taşıyacağım, bilginize.

Sorunun cevabına gelecek olursak: Normal şartlar altında akdedilen bir sözleşmede taraflar sözleşme bitim tarihine kadar bu sözleşme ile bağlıdır. Dolayısıyla kira sözleşmesi örneğinden hareket edersek, bu sözleşmenin bitim tarihine kadar da, (haklı ve yasal bir sebep olmadıkça) ne kiralayan "ben vazgeçtim çık evimden" diyebilir, ne de kiracı "ben vazgeçtim, evinden çıkıyorum" diyebilir. Eğer taraflardan herhangi bir sözleşmeyi bu şekilde ihlal ettiyse, o zaman karşı tarafın tazminat isteme hakkı doğar, ki sizin mesajınızda atıf yaptığınız durum budur.

Oysa sizin olayınızda kiralayan sözleşme yapılırken zaten kiracının tek taraflı bildirimi ile kira sözleşmesini sona erdirebileceğini kabul etmiş durumda. Dolayısıyla bu maddedeki şartlara uygun bir fesih söz konusu olduysa (örneğin süre şartına vs. uyulduysa), artık sözleşmenin ihlal edilmesi söz konusu olmadığına göre, doğal olarak tazminat vs. bir hak da doğmayacaktır.

Bir diğer deyişle verdiğiniz örnekte kiracı tahliyeyi sözleşmedeki bu maddeye uygun olarak gerçekleştirdiyse, artık tahliye tarihinden sonrası için kira bedeli vs. talep etmeniz söz konusu değildir. Kiralayana tavsiyem bundan sonra sözleşme yaparken böyle bir maddeyi kabul etmemesidir.