Mesajı Okuyun
Old 20-04-2007, 16:13   #11
kowalevski

 
Varsayılan

5237 SAYILI TCK. NUN 179/2 MADDESİ IŞIĞINDA TRAFİK KAZALARININ DURUMU VE GENEL TEHLİKE SUÇLARINDA İÇTİMA HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI


Suç ile; korunan hukuki yarar açısından ya bir zarar meydana getirilir veya bir zarar tehlikesi oluşturulur. Somut bir zarar var ise artık ortada bir zarar suçu vardır. Eğer bir zarar tehlikesi söz konusu ise ve yasa bu tehlikeyi suç olarak düzenlemiş ise söz konusu suça tehlike suçu denmektedir.
Tehlike suçları da somut tehlike suçları ve soyut tehlike suçları olarak ikiye ayrılmaktadır.
Somut tehlike suçlarında; hareketin, suç konusu bakımından somut olayda hakim tarafından araştırılıp tespit edilmesi gereken, gerçek bir zarar tehlikesini meydana getirmesi zorunludur.
Soyut tehlike suçlarında ise; suç tipinde tarif edilen hareketin yapılması yeterli olup, suç konusu üzerinde gerçekten bir tehlikenin meydana gelip gelmediğinin araştırılıp tespit edilmesine gerek yoktur. Başka bir deyişle kanun koyucu soyut tehlike suçlarında kanuni tarifteki hareketin yapılmasıyla suç konusu bakımından bir hareketin yapılmasıyla, suç konusu bakımından yeterli bir tehlikenin ortaya çıktığını kabul etmekte, bunu var saymaktadır. O nedenle soyut tehlike suçlarında, hakim tehlikenin gerçekte meydana gelip gelmediğini araştırmak durumunda değildir.
Örneğin yasa koyucu “virajda araba sollayan kişiye 1 ay hapis cezası verilir” diye bir hüküm koyduğunda ve fail, virajda bir araba solladığında suç oluşur ve artık bu sollama sırasında bir kaza tehlikesinin meydana gelmesi gerekmez. Burada soyut tehlike suçu vardır. Eğer yasa koyucu “virajda araba sollayarak trafiği tehlikeye sokan kişiye 3 ay hapis cezası verilir” diye hüküm koyar ise bu takdirde de somut tehlike suçu söz konusudur ve failin virajda araba sollaması tek başına yeterli olmayıp, bu hareketi sonucunda bir tehlikenin de (örneğin karşı yönden gelen bir araca çarpa riskinin doğması) somut olarak meydana gelmesi gerekir. Bu tür bir düzenlemede somut tehlike suçu vardır.
Terk (m.97), yardım veya bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeme (m.98), suç işlemeye alenen tahrik (m.214), suçu ve suçluyu övme (m.215), 170/1 de yer alan suçun kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak şekilde işlenmesi suçlarında SOYUT TEHLİKE SUÇU söz konusudur. Bu suçlar söz konusu olduğunda hakim failin eylemi ile somut bir tehlikenin meydana gelip gelmediğine bakmaz. Söz konusu hareketler yapılmış ise suç oluşmuştur. Bu hareketler nedeniyle somut bir tehlikenin meydana gelmiş olması da gerekmez.
Buna karşılık olarak TCK nun 170, 171, 172, 173, 175, 176, 177, 178, 179, 216, 217, 220, 319. maddelerinde SOMUT TEHLİKE SUÇU söz konusudur.
Bu nedenle TCK nun 179. maddesinde yer alan trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçu SOMUT TEHLİKE SUÇUDUR ve bu nedenle;
5237 sayılı TCK nun 179/2 maddesi, 765 sayılı TCK nın 565. maddesinin tam ve yeni karşılığı değildir. 565. madde kabahat türünden bir suç iken, yeni yasada cürüm ve kabahat ayrımı kalktığından ve 179. madde genel tehlike suçları arasında sayıldığından bu iki suçun tek bir suç olduğunun kabulü yerinde olmayacaktır. Esasen iki suçta (yani eski 565 ile yeni 179/2 de) korunan hukuki yararlar da farklıdır. Suçun maddi ve manevi unsurları da birbirinden ayrı olduğundan 179/2 nin eski 565 maddesinin yerini aldığı söylenemeyecektir.
179/2 maddede yer alan suçun oluşabilmesi için; bir trafik kazasının oluşması gerekli ve yeterli olmayıp, madde suçu bu şekilde düzenlememiştir. m.179/2 de yer alan suçun oluşabilmesi için failin eylem ve davranışları ile trafik güvenliğini genel olarak tehlikeye sokması, kişilerin mal, can emniyeti açısında genel ve somut bir tehlike meydana getirmesi gerekir. Bu nedenle bu suç somut tehlike suçudur.
179/2 nin gerekçesinde şu cümle yer almaktadır; “Aracın sek ve idaresinin salt trafik düzenine aykırılığı bu suçun oluşumuna neden olmayacaktır. Bu suçun oluşabilmesi için, aracın trafik düzenine aykırı olarak ve ayrıca kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde kullanılması gerekir.”Buna göre, failin salt bir trafik kuralını ihlal etmesi suçun oluşumu için yeterli değildir. Örneğin kişinin hız sınırlarını ihlal etmesi, kırmızı ışıkta geçmesi, solla yasağını ihlal etmesi tek başına bu suçun oluşuna yeterli değildir.
Her kara yolu kazasının bu bölümde belirtilen suçların kapsamına girmesini istemeyen yasa koyucu bu iradesi göstermek amacıyla, trafik güvenliğinin taksirle tehlikeye sokulmasını düzenleyen 180. maddeye kara yolu ulaşımını özellikle koymamış ve böylece taksire dayalı kazaların bu bölüme göre soruşturma konusu kapsamına girmesi engellenmiştir. Kara yolunda meydana gelen kaza sonucunda yani failin taksirli hareketi ile trafik güvenliği tehlikeye düşmüş ise suç oluşmayacaktır. Zira 179/2 de yer alan suç kasıtlı bir suçtur ve taksirle işlenmesi hali 180. maddede sayılmıştır ve 180. maddede kara yolu trafiği düzenlenmemiştir. Böylece kara yolunda meydana gelen maddi hasarlı trafik kazalarının önemli bir bölümünün suç olmaktan çıkarılması ve adliyelerin iş yükünde bir azalma olması istenmiştir. Kaza sonucunda bir yaralanma veya ölüm var ise zaten ortada bir zarar suçu olduğundan, ölüm ve yaralamaya ilişkin hükümler uygulama yeri bulacaktır.
Bu anlamda;
-Yolda giden iki aracın takip mesafesini dikkate almaması nedeniyle çarpışmaları,
-Dönüş kurallarına dikkat edilmemesi nedeniyle kazanın meydana gelmesi,
-Trafik ışık ve işaretleri aykırı bir biçimde araç kullanılması
gibi hallerde bir kaza olsa da olmasa da, meydana gelen kazada yaralanan ve/veya ölen kişiler olsa da olmasa da 179/2 uygulanmaz. Sadece maddi hasarlı bir trafik kazası oluşmuş ise ortada bir suç yoktur ve mağdur failden tazminat talep edebilir. Trafik Kanundan kaynaklanan idari para cezaları saklıdır.
Bununla birlikte;
-Bağdat caddesinde iki aracın yarış yapması ve bu şekilde trafik güvenliğini tehlikeye düşürmesi,
-Otoyolda bulunan tünellere tehlikeli yük taşıyan araçların girmesi yasak olmasına rağmen bir tankerin bu şekildeki yükü ile tünele girmesi,
-Taşıdığı akaryakıt veya sıvı yağın delinen depodan akıp yola dökülmesi sonucunda yolun kayganlaşması,
-Sahibinin bakım ve teknik kontrollerini ihmal ettiği kamyonun kırılan aks ve dingilinden fırlayan tekerleklerin yoldan geçen araçlar için tehlike oluşturması,
gibi durumlarda failin bu eylemi nedeniyle bir kaza olması bile, trafik güvenliği tehlikeye düşeceğinden eylem 179/2 olacaktır. Yani halk arasındaki deyimle “facianın eşiğinden dönüldü, büyük tehlike atlatıldı” gibi durumlar söz konusu ise somut tehlike suçu vardır.
Kısaca söylemek gerekir ise; 179/2 de yer alan suçun oluşabilmesi için bir kazanın meydana gelmesi gerekli olmadığı gibi, bir trafik kazası meydana gelse bile 179/2 de yer alan suç oluşmayabilecektir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 83. maddesinin bu suç açısından bir etkisi de yoktur. Zira, maddi hasarlı basit bir trafik kazası olduğunda mağdur şikayetçi olsa da olmasa da 179/2 de yer alan suç oluşmayacağından şikayetin önemi yoktur. Eğer fail eylemi ile trafik güvenliğini tehlikeye sokmuş ise ve tehlike sonucunda bir kaza da olmuş ise artık mağdurun şikayetçi olmaması da sonucu değiştirmeyecektir. Zira, 179/2 de yer alan suç genel tehlike suçu olarak düzenlenmiş olup şikayet şartına bağlı tutulmamıştır. Bu suçun mağdurunun somut bir kişi olmaması nedeniyle şikayet şartına bağlı tutulması da beklenebilir bir durum değildir. 2918 sayılı KTK nun 83. maddesi TCK nun 565. maddesine atıf yapmakta olup belirtildiği gibi 565. maddenin yeni yasada karşılığı yoktur. Bu nedenle 565. madde şikayet yoksa uygulanamaz şeklindeki KTK hükmünün de anlamı yeni düzenleme karşısında anlamını kaybetmiştir.
Peki; tehlike suçları söz konusu olduğunda ve korkulan zarar meydana geldiğinde ne olacaktır.
Tehlike suçlarının konuluş nedeni, bu suçlar ile korunan hukuki yararın veya suçun konusunun uğrayabileceği zararların önceden öngörülüp bunların cezalandırılmasıdır. Tehlike suçları asli norm – tali norm ayrımında tali norm niteliğindedir. Tehlike suçu söz konusu olduğunda yasa koyucu bir tali norm koyarak suç konusunun korunmasını amaçlamaktadır. Artık önlenmek istenen tehlike meydana gelmekle tehlike suçu ile korunmak istenen hukuki yarar ortadan kalkmış durumdadır ve asli norm durumundaki zarar suçuna ilişkin düzenlemeler devreye girecektir.
Tehlike gerçekleştiğinde nalsı bir uygulama yapılacaktır?
Örneğin;
-Kişilerin hayatı bakımından tehlikeli olacak şekilde yangın çıktığında ve bu yangın sırasında bina içinde kalan bir kişi öldüğünde,
-Eski bir binanın yıkımı sırasında, gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle yıkılan binanın bir duvarının yol kenarında park halinde bulunan arabanın üzerine çöküp arabaya zarar verdiğinde,
-Başı boş bırakılan pit-bull cinsi bir köpek yoldan geçen bir kişiyi ısırıp yaraladığında,
-Belediyenin açtığı çukurun etrafına gerekli işaretleri koymaması nedeniyle çukuru görmeyen kişi çukura düşüp öldüğünde,
-Trafik güvenliğini tehlikeye sokacak tarzda araç sevk ve idare eden kişinin bu harekete sonucunda bir kaza meydana gelip kişi veya kişiler öldüğünde ve/veya yaralandığında,
Ne yapılacaktır. Faile hem 170 vd. maddeleri uyarınca ve hem de meydana gelen sonuç nedeniyle olası kast, bilinçli taksir veya taksire göre ceza mı verilecektir?
TCK nun 170. maddesinin gerekçesinde ve devamı maddelerin gerekçelerinin anlatım biçimine ve tehlike suçlarına ilişkin yaptığımız açıklamanın ışığında konuya baktığımızda burada; “aynı neviden fikri içtima hükümlerinin” uygulanması gerekir.
Aynı neviden fikri içtima hükümlerinin uygulanabilmesi için;
a)Fiilin tek olması,
b)Bu fiil ile kanunda tanımlanan birden fazla farklı suçun işlenmesi gerekir.
Bu nedenlerle; tehlike suçlarında tek bir fiil olmakla ve bu tek fiil ile kanunun birden fazla hükmü ihlal edilmiş olmakla fikri içtima hükümleri uygulanacaktır. Buna göre; fail aynı eylemi ile birden fazla suç tipini ihlal etmiş olduğundan hangi suçun cezası daha fazla ise o suçtan cezalandırılmak gerekecektir. Zarar suçu nedeniyle uygulanacak yasa hükmündeki ceza daha ağır ise o hüküm, tehlike suçunun cezası daha ağır ise o hüküm uygulama yeri bulacaktır.
Burada karşımıza çıkacak bir başka sorun da şudur;
Meydana gelen neticeye ilişkin suçun takibi şikayete bağlı ise ve mağdur şikayetçi değil ise zarar suçu soruşturma ve kovuşturma konusu olmayacağına göre, bu durumda suç bir önceki aşaması olan tehlike suçuna dönüşecek midir?
Tehlike suçları kasten işlenen suçlar olduğu için, bu suçların söz konusu olduğu durumlarda çoğu kez zarar suçu açısından olası kast veya bilinçli taksir hali vardır. Olası kast veya bilinçli taksir söz konusu olduğu durumlarda şikayet şartı söz konusu olmayacaktır. Bu nedenle bu gibi durumlarda şikayetin olup olmadığına bakılmaksızın fail daha ağır cezayı gerektiren fiilden cezalandırılacaktır.
Eğer normal taksir hali söz konusu ise ve meydana gelen zarar suçu şikayete tabi ise bakılacaktır;
Tehlike suçunun cezası daha çok ise fikri içtima hükümleri uyarınca tehlike suçundan ceza verileceğinden şikayetin önemi yoktur zira genel tehlike suçları şikayete tabi değildir.
Eğer bu durumda zarar suçunun cezası daha çok ise ve mağdur durumdaki kişi şikayetçi değil ise Doç. Dr. Ahmet Gökçen’e göre eylem artık genel tehlike suçuna geri dönmez ve faile ceza verilemez. Bu husus tartışmaya açık bir durumdur.
Örneğin Bağdat caddesinde otomobili ile yarış yapan iki kişiden birisi, hızla giderken aracının aynasının bir kişiye çarpması nedeniyle çarptığı kişinin basit bir tıbbi müdahaleyi gerektirir derecede yaralanması durumunda yaralanan bu kişi şikayetçi olmadığını beyan ettiğinde failin eylemi 179/2 ye dönüşecek midir?
Kanımca bu durumda şartları var ise 179/2 uygulanmalıdır. Ancak bu söylem, şikayetin olmadığı her trafik kazasının 179/2 ye dönüşeceği şeklinde anlaşılmamalıdır. Yani, “yaralamalı trafik kazası var ise fail davranışları ile trafik güvenliğini tehlikeye düşürmüştür bu nedenle eylem en azından 179/2 olur” şeklindeki bir söylem yanlış olacaktır. Özellikle taksirli suçlar açısından TCK nun 22/6 maddesi de dikkate alındığında bu durum daha da net bir biçimde ortaya çıkacaktır. Somut olayın özelliklerine göre failin eyleminin trafik güvenliğini tehlikeye düşürüp düşürmediği araştırılıp ortaya konulmalıdır.

http://www.ceza-bb.adalet.gov.tr/makale1-2.htm

umarım faydalı olur.