Mesajı Okuyun
Old 25-06-2018, 14:26   #6
Av.Yasemin AKYOL BAŞYAYLA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ncoban
İyi günler,
Davacı işçi 2016 yılı ocak ayında işten çıkmış olmasına rağmen dava dilekçesinde iş akdinin 2015 yılı aralık ayında sona erdiğini beyan etmiş ancak buna rağmen dava dilekçesinin ekinde 2016 yılı ocak ayına ait bordoyu sunmuştur.
Bilindiği üzere kıdem tazminatının hesabında son ücret baz alınmaktadır.Ancak;burada 2016 yılı ocak ayı ücretini baz alarak taleple bağlılık ilkesi uyarınca hesaplama 2015 yılı aralık ayına kadar mı yapılmalıdır yoksa dava dilekçesindeki beyan doğrultusunda 2015 yılı aralık ayı ücreti mi son ücret olarak baz alınmalıdır?Dava dilekçesinin ekinde 2016 yılı ocak ayı bordrosunun sunulmasından dolayı kafam karışmış durumda.Bu konuda bana yardımcı olursanız çok sevinir iyi çalışmalar dilerim.
Sn. ncoban, bir avukat olarak böyle bir duruma rastlamadım ancak bilirkişi olarak böyle bir dosya önüme gelseydi şöyle hareket ederdim; Öncelikle davacı 2015/12. aya kadar çalıştığını beyan ettiğinden (değindiğiniz gibi taleple bağlılık gereği) hizmet sonunu 2015/12. ay olarak alırdım. Usulde ve Yargıtay kararlarında "son ücret" in esas alınacağında tereddüt yoktur, son ücretten kasıt işçinin hizmet süresine göre belirlenecek son ücretidir. Yani 2015/12. ay tam ay çalışılmış ve hizmet sonu olduğuna göre 2015/12. ücretini son ücret kabul ederdim. Hakim buna elbette iştirak etmeyebilir ancak benim kaçış noktam şu olur, "son" ücret nedir? işçinin hizmet süresine göre tam ay çalışılan son ücretidir. Yani " son" sıfatından anladığım bu. 2015/12. aya kadar çalıştığı kabul edilen bir işçinin alacaklarının 2016/1. aya ait ücrete göre hesaplanması çelişki yaratacaktır. 2015/12. ay ücretinin "son ücret" olacağını düşünüyorum.

Hakkaniyetli midir? bence değildir ancak davacı vekilinin tarih hatası bu sonuca neden olur.