Mesajı Okuyun
Old 24-08-2007, 15:29   #4
cesur_yürek

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Onuncu Ceza Dairesi
Esas No : 2005/1716
Karar No : 2006/19
Tarih : 23.1.2006


BİLİMSEL KANITLARLA DOĞRULANMAYAN İKRAR ( Dayalı Mahkumiyet Hükmü Kurulamayacağı - Hırsızlık )
BASKIYA DAYALI OLDUĞU BELİRTİLEREK KABUL EDİLMEYEN KOLLUK İFADESİ ( İsnat Olunan Suçu İşlediğine İlişkin Kuşku Sınırlarını Aşan Yeterli Kesin ve İnandırıcı Delil Bulunmamasına Göre Sanığın Beraati Gereği - Hırsızlık )
HIRSIZLIK ( İsnat Olunan Suçu İşlediğine İlişkin Kuşku Sınırlarını Aşan Yeterli Kesin ve İnandırıcı Delil Bulunmamasına Göre Sanığın Beraati Gereği - Soyut İkrara Dayalı Mahkumiyet Hükmü Kurulamayacağı )
SOYUT İKRAR ( Dayalı Olarak Mahkumiyet Hükmü Kurulamayacağı - İsnat Olunan Suçu İşlediğine İlişkin Kuşku Sınırlarını Aşan Yeterli Kesin ve İnandırıcı Delil Bulunmamasına Göre Sanığın Beraati Gereği/Hırsızlık )




ÖZET :

Sanığın baskıya dayalı olduğunu belirterek kabul etmediği kolluk ifadesi dışında, isnat olunan suçu işlediğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, bozmayı gerektirir.

Soyut ikrara dayalı mahkumiyet hükmü kurulamaz.


DAVA :

Hırsızlık suçundan sanık Semih Kocabaş'ın yapılan yargılanması sonunda; mahkumiyetine ilişkin BURSA 10. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 02.07.2004 gün ve 2003/366 esas, 2004/383 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafiileri tarafından istenmiş olduğundan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bozma isteyen tebliğnamesi ile 26.01.2005 tarihinde Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:


KARAR :

Ceza hukukunun temel amacı, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin açığa çıkarılmasını sağlamaktır. Sanığın ifadesi, gerçeği öğrenmek konusunda hakim için delil teşkil edebilir ise de, yan kanıtlarla doğrulanmayan, oluşa ve maddi gerçeğe uygun düşmeyen, bilimsel kanıtlarla doğrulanmayan soyut ikrara dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulması, ceza hukukunun "maddi gerçekliğe ulaşma" ilkesine aykırılık teşkil eder. Bu nedenle;

Sanığın baskıya dayalı olduğunu belirterek kabul etmediği kolluk ifadesi dışında, isnat olunan suçu işlediğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,


SONUÇ :

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA 23.01.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.