Mesajı Okuyun
Old 26-06-2007, 14:24   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

Genel bir tartışma var kararda. İyi çalışmalar...

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2003/7542
Karar: 2003/10260
Karar Tarihi: 06.05.2003

ÖZET : İİK.nun 82/4. maddesi gereğince borçlunun ( sanat ve mesleği için lüzumlu olan alet, edevat ve kitapları ) haczedilemez. Ancak, bunun için borçlunun haciz sırasında bir meslek veya sanatla uğraşıyor olması ve kendisi ile ailesinin geçimini anılan meslek ve sanatla sağlaması gerekir.
Yukarıda yer verilen madde gereğince haczedilemeyecek malların kapsamını tayin edebilmek için sanat sözcüğü ile eş anlamda kullanılmış olan meslek kavramını teşebbüsten ayıracak kıstasların açıklanması gerekir. Çünkü, borçlu bir meslek sahibi sayıldığı takdirde, bu mesleği ile ilgili alet, edevat ve kitapları haczedilemeyecek, aksine bir teşebbüs sahibi sayıldığı zaman, bu teşebbüsün malları sermaye ağırlıklı olup haczedilebilecektir. Şikayet konusu incelenirken borçlunun yaptığı işte sermaye ile emeğin karşılıklı oranları tespite çalışılır ve emeğin değerinin, sermayenin değerinden daha fazla olduğu görülürse "bir mesleğin" varlığına, aksi takdirde "bir teşebbüsün söz konusu olduğuna" hükmedilir.
Ayrıca, borçlunun mesleki eşya sayılarak haciz dışı bırakılan eşyasının kıymetinin fazla olması durumunda nasıl bir sonuca varılacağı da önemlidir. Yani, bu durumda mahcuzun satılıp, bedelinden borçluya daha ucuzunun alınması için para ayrılıp kalanının alacaklıya ödenmesi mi, yoksa kıymeti fazla olan mesleki eşyanın aynen borçluya bırakılması mı ön görülmelidir? Dairemizin, süregelen içtihatlarına göre yukarıdaki açıklamaya ve önerilen çözüme özel olarak değinen İİK.nun 82/12. maddesi hükmünün burada kıyasen uygulanması mümkün değildir. Yani, kıymeti fazla olsa dahi mesleki eşyanın haczedilemeyeceğine karar verilerek borçluda bırakılması gerekmektedir
Somut olayda borçlu, haczedilen mallardan Arçelik televizyon ve buzdolabı dışındaki mahcuzlarla ilgili haczin kaldırılmasını istemiş ve mercice bu istemin kabulü yukarıda açıklanan ilkelere uygun bulunmuştur.


(2004 S.K.m.82)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: İİK.nun 82/4. maddesi gereğince borçlunun ( sanat ve mesleği için lüzumlu olan alet, edevat ve kitapları ) haczedilemez. Ancak, bunun için borçlunun haciz sırasında bir meslek veya sanatla uğraşıyor olması ve kendisi ile ailesinin geçimini anılan meslek ve sanatla sağlaması gerekir.

Yukarıda yer verilen madde gereğince haczedilemeyecek malların kapsamını tayin edebilmek için sanat sözcüğü ile eş anlamda kullanılmış olan meslek kavramını teşebbüsten ayıracak kıstasların açıklanması gerekir. Çünkü, borçlu bir meslek sahibi sayıldığı takdirde, bu mesleği ile ilgili alet, edevat ve kitapları haczedilemeyecek, aksine bir teşebbüs sahibi sayıldığı zaman, bu teşebbüsün malları sermaye ağırlıklı olup haczedilebilecektir. Şikayet konusu incelenirken borçlunun yaptığı işte sermaye ile emeğin karşılıklı oranları tespite çalışılır ve emeğin değerinin, sermayenin değerinden daha fazla olduğu görülürse "bir mesleğin" varlığına, aksi takdirde "bir teşebbüsün söz konusu olduğuna" hükmedilir. ( Hukuk Genel Kurulu'nun 02.12.1972 tarih 1972/572-974 sayılı kararı ). Uygulamada, bu şekilde incelemeye ekonomik kıstasın üstün tutulması adı verilmektedir.

Ayrıca, borçlunun mesleki eşya sayılarak haciz dışı bırakılan eşyasının kıymetinin fazla olması durumunda nasıl bir sonuca varılacağı da önemlidir. Yani, bu durumda mahcuzun satılıp, bedelinden borçluya daha ucuzunun alınması için para ayrılıp kalanının alacaklıya ödenmesi mi, yoksa kıymeti fazla olan mesleki eşyanın aynen borçluya bırakılması mı ön görülmelidir? Dairemizin, süregelen içtihatlarına göre yukarıdaki açıklamaya ve önerilen çözüme özel olarak değinen İİK.nun 82/12. maddesi hükmünün burada kıyasen uygulanması mümkün değildir. Yani, kıymeti fazla olsa dahi mesleki eşyanın haczedilemeyeceğine karar verilerek borçluda bırakılması gerekmektedir. ( Talih Uyar-Haciz-1990 baskı, sayfa 608 vd. ) ( Prof. Dr. Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku 1. cilt -1988 Baskı sf. 797 vd )

Somut olayda borçlu, haczedilen mallardan Arçelik televizyon ve buzdolabı dışındaki mahcuzlarla ilgili haczin kaldırılmasını istemiş ve mercice bu istemin kabulü yukarıda açıklanan ilkelere uygun bulunmuş olmakla hüküm onanmalıdır.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA, 7.880.000 lira onama harcı temyiz edenden alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 06.05.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************