Suç vasfı önemli ölçüde değişmekte ise de açılmış bulunan ceza davasındaki deliller ve maddi vakıalar yönünden önemli bir değişiklik yoktur. Aynı çek üzerinde işlenmiş bir başka suç toplanan delillerle ortaya çıkmıştır. Kovuşturma evresi soruşturma evresinin devamı niteliğindedir ve aynı amacı yani maddi gerçeğin ortaya çıkartılması amacını güder ve bu amaçla yeni delillerin toplanması ve tartışılması bu evrede de mümkündür. Savcı nasıl delil toplayıp bu deliller ışığında ve kendi takdiriyle kamu davası açmaya veya açmamaya karar verebilmekteyse, hakim de kendi yetkisi dahilinde toplanan delillerden suç vasfının değiştiğine kanaat getirerek, savcının iddianamedeki görüşünden ayrılarak ek savunma hakkı verebilir. Bu evrede suç vasfındaki değişiklik nedeniyle ek savunma verilerek karar verilebilir. Ancak olayda dolandırıcılığın çek ile yapıldığına dair gerçekleşen yeni durumda mahkeme görevsizlik kararı ile dosyayı ağır ceza mahkemesine göndermelidir.

Sizin dediğiniz durum ancak İddianame ile tamamen ilgisiz yeni bir durumun sanığın ikrarı veya bir tanığın beyanı vs. deliller ile ortaya çıkması halinde geçerlidir. Örneğin hırsızlık suçuna ilişkin bir yargılamada, sanıkların küçük bir çocuğun ırzına geçtikleri gibi bir beyanda bulunulması halinde mahkemece yapılacak iş derhal C. Savcılığına bu hususta tahkikat yapması için bildirimde bulunmaktır. Maddi olgular ancak bu şekilde tamamen farklı kabul edilebilir.