Mesajı Okuyun
Old 29-07-2011, 11:16   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Katılımcı

1-Kendi adına(evlilikte edinilse dahi) malları olan eş,hakkında tasarruf yetkisinin sınırlandırılması veya aile konutu şerhi kararı olmadığı sürece bu malları dileğiği gibi değerlerndirebilir,satabilir,bağışlayabilir.

Boşanma davası açıldığında yanı sıra açılacak mal rejimi tasfiye alacağı davasında kötü niyetli devirler ve son bir yıl içindeki olağandışı bağışlardan yararlananlara alacağın eksik kısmı ile sınırlı ve dava sırasında ihbar edilmek şartı ile üçüncü kişiler de sorumlu tutulabilir.
Eşinizin mal varlığını kasten azaltmak niyeti ile bu tür devirler yapacağından endişeli iseniz,delilleri ile birlikte mahkemeye başvurarak dava sırasında tedbir kararı verilmesini ve karar ile birlikte tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve devirlerin sizin rızanıza bağlanmasını talep edebilirsiniz.

2-Sadakate aykırı eylemlr özel bir boşanma sebebidir.yasaya göre "Zina sebebine dayanarak boşanma isteyen taraf olayı öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.

Affeden tarafın dava hakkı yoktur."

3-sadakate aykırı eylemler özel boşanma sebebi olmakla beraber aynı zamanda evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile açılacak boşanma davasında da ileri sürülebilir.

4-Boşanma davası kusurlu eş tarafından da açılabilir fakat diğer eşin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmamak üzere buna itiraz hakkı vardır.

Aldatan eş;Hem sadakate aykırı eylemi gerçekleştirip sonra da bu sebeple evlilik birliği temelinden sarsıldı diyerek dava açsa bile davası-davalının başkaca kusurları ispat edilememiş ise- reddedilir.

5-Boşanma sonrasında çocukların velayeti uzman görüşü,çocukların istekleri ve en önemlisi çocukların yüksek yararı ilkesi gereğince hakim tarafından kararlaştırılır.

Her aşamada bir avukattan hukuki destek almanızı öneriyoruz.

Bu durumda