Mesajı Okuyun
Old 17-07-2007, 08:50   #21
Av.EErdem

 
Varsayılan

Avukatların mağdur olmasını önlemek için adli tatil süresinin uzaması ya da hakimlerin ne zaman yıllık izin haklarını kullanacağını en az bir kaç ay öncesinden açıklama zorunluluğu gelmesi şart. Duruşmalar aynı gün aynı adliyede olduğu zaman belki bir nebze iyi ama şehir dışına duruşmaya gittiğimizde mağduriyet had safhada. Bundan iki ay önce İstanbul İş Mahkemesi'nde duruşmam vardı. Yargıtay'dan dönen bir dosya ve davacı vekili olarak bulunmam gerekiyordu. Duruşma saati 9.00 olarak verildiğinden sabahın köründe yola çıkıp Beyoğlu Adliyesi'ne gittiğimde hakimin izine ayrıldığını ve 14.30'dan sonra bir başka hakimin duruşmalara çıkacağı söylendi. Arkadaşlarımı aradım ancak hepsinin farklı adliyelerde işi vardı, mazeret vermeyi düşündüm ama mazerete yazabileceğim etik bir neden bulamadım, kaldı ki oraya kadar gidip duruşmaya girmeden dönmemi, zaten ters biri olan müvekkile izah etmekle uğraşmak deveye hendek atlatmaktan zor olacaktı. Saatlerce; baro odası, kantin, üst koridor, alt koridor arasında sıkıntı dağıtmaya çalıştım. Çıkıp dolaşmama rağmen zaman nedense geçmek bilmedi. İşin kötüsü hakim 15.30'da tenezzül etti. Bir hafta öncesinden kalemi telefonla aramama rağmen hakimin izine ayrılacağı söylenmediği için kendimi aptal gibi hissetmem de işin kreması oldu.
Adlında sorun hakimler ve avukatlar arasındaki (hakimlerden kaynaklandığını düşündüğüm) bir sınıf farkı anlayışı ve saygı eksikliği olmasa, ne adli tatil uzasın esprileri yapılacak, ne de avukatlar hakimin oyuncağı gibi hissedecek kendisini.