Alıntı: Yazan TaitaDragonfire 1- Vesayet altındaki kişinin vasisini davalı göstermeksizin dava açılamaz mı? 2- Bir üst soruya cevabınız evet ise; Pekala açılan davada Davalıya vasi atanması veyahut davadan haberdar edilmesi için mahkeme re'sen karar alamaz mı? (ya da prosedürü hızlandırmak için talep üzerine) 3- Bir an için bağımsız ve pek de düşünmeden soruyorum ancak Davalı'nın davadan haberdar olması ile kendine vekil ile davayı temsil edeceğini bildirmesi halinde vasi yine de gerekli midir? Yoksa vasi olmazsa olmaz mıdır? *Birden kendimi bu konuda çok boş hissettim bilgisizliğimi mağzur görmenizi umaraktan saygılarımı sunuyorum

Sayın TaitaDragonfire; mukabil saygılarımla...

Hukuk Muhakemeleri Kanunu

" Dava şartları
MADDE 114- (1) Dava şartları şunlardır:
.............
d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; ................."

TMK'nın 448 inci maddesinde de, "vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla vasinin, vesayet altındaki kişiyi tüm hukuki işlemlerinde temsil edeceği" belirtilmiştir.

Hangi nedenle olursa olsun kısıtlanmış kişinin kendini davada temsil etmesi söz konusu olamaz; vasisinin veya kayyımının davaya katılması şarttır..

"...(Ehliyet) dava şartlarından olduğundan, taraflarca ileri sürülmesine gerek kalmaksızın mahkemece kendiliğinden gözetilir. Dava ehliyeti olmayan kişiye karşı dava açılması durumunda, dava dilekçesi, davalının yasal temsilcisine/temsilcilerine tebliğ edilir ve onların katılımı ile davaya devam edilir...." (Yargıtay 10.HD. 2007/22060 E.-2009/1445 K.)....

Soruda da, davalı olacak kişinin "vasisi"nin bulunduğu belirtilmiş; bu yüzden davanın açılacağı mahkemeden vasi atanmasının istenmesine/yetki verilmesine/ihbarda bulunulmasına gerek kalmayacaktır.. Yasa hükümleri ve Yargıtay kararı karşısında dava kısıtlı kişiye açılabilir; sonradan, kısıtlı olduğu anlaşıldığında da dava dilekçesi vasisine tebliğ edilip usuli eksiklik giderilmiş olunur ve davatya devam edilir...