Mesajı Okuyun
Old 14-04-2008, 09:21   #37
av.cemile

 
Varsayılan

Şunu başta ifade etmek gerekir:Bankanın bilgilendirme yükümlülüğü yoktur, kaldı ki kişi belki de keşideci ve cirantalardan icra yolu ile alacağını tahsil edecek ve alacağına kavuşacaktır. O zaman Bankaya müracaat etmeyebilir. Bu nedenle kişi haklarını bilmeli ve kullanmalıdır. Kullanmadı diye hakkını kullanmasına zorlamaya çalışmak ya da yeni öğrendi diye eskiden bu yana faiz yürütmek mantıksızdır. Bankanın ödeme yükümlülüğü ibraz tarihinde çekin karşılıksız çıkmasından itibaren 10 yıldır. Zamanşımının mantığı da burada yatmaktadır. Şayet faizi ibraz anından başlatacak olursanız, o zaman da ibraz süresi içinde istenmeli, aksi takdirde banka ödemeyebilir, anlayışı güçlenecektir ki bu ilgili maddede yer almamaktadır. Olay şudur:İbraz anında karşılıksız çıkan çek ile ilgili bankanın ödeme yükümlülüğü ibraz tarihinden itibaren 10 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Bu süre içinde bankaya başvurulmalı, bankanın ödemekle yükümlü olduğu miktarı ödemesi için temerrüde düşürülmeli, ödemezse temerrüt tarihinden itibaren faiziyle icraen istenmelidir bankadan. Ya da temerrüde düşürülmeden, direkt olarak, ödeyeceği miktar ne ise o, takipten sonraki yasal faiziyle icra takibine konu edilmelidir. Alacaklı açısından olaya bakıyorsunuz, banka tarafından baktığınızda da karşılıksız çıkan bir çek için ibraz anından itibaren 9 yıl bekleyip sonra ödenmesi için 9 yıllık faiziyle başvuran alacaklı da kötüniyetli olmayacak mıdır? Bu miktar bankanın karşılıksız çıkan her çek yaprağı için ödemesi gereken bir meblağdır. Banka kime ne zaman ve ne şekilde ödeme yapacağını bilmemektedir. Kendisine bu yönde talep olmalıdır ki banka ödesin. Aksi halde yetkili hamili arayıp bulup ödemesi gerektiği sonucuna varılacaktır ki bu hem çek prosedürüne hem de hayatın olağan akışına terstir, diye düşünmekteyim.