Mesajı Okuyun
Old 20-01-2011, 13:04   #2
ali ekmekçi

 
Varsayılan

meslektaşım kanun 1 yıllık süreyi aradığı için bu mümkün değildir.yanlız celseye tanıklarınızı götürüp dinleterek ve karşılıklı kabulle de aynı sonuca ulaşabilirsiniz diye düşünüyorum.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/19546
K. 2010/1158
T. 21.1.2010
• BOŞANMA ( Kanunda Öngörülen Evliliğin En Az Bir Yıl Sürme Şartı Gerçekleşmeden Tarafların Kabulüne Dayanarak Boşanmaya Karar Verilmesinin Usul ve Yasaya Aykırılığı )
• EVLİLİĞİN TEMELİNDEN SARSILMASI ( Evlilik En Az Bir Yıl Sürmüş İse Eşlerin Birlikte Başvurması Ya da Bir Eşin Diğerinin Davasını Kabul Etmesi Halinde Koşulun Gerçekleşmiş Sayılacağı )
• ANLAŞMALI BOŞANMA ( Kanunda Öngörülen Evliliğin En Az Bir Yıl Sürme Şartı Gerçekleşmeden Tarafların Anlaşmalarına Dayanarak Boşanmaya Karar Verilemeyeceği )
4721/m. 166
ÖZET : Tarafların evlendikleri ve davanın açıldığı tarihte henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.

Mahkemece, tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, Medeni Kanunun 166/1-2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Medeni Kanunun 166/3.maddesinde öngörülen bir yıllık süre şartı gerçekleşmeden tarafların anlaşmalarına dayanarak boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166. maddesinin 3. fıkrası gereğince, boşanma kararı verilebilmesi için evliliğin en az bir yıl sürmüş olması ve eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin, diğerinin davasını kabul etmiş olması gerekir. Bu halde dahi boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.

İncelenen dosyada, tarafların boşanma hususunda anlaştıkları görülmektedir.

Dosyada mevcut nüfus kaydından, tarafların 12/3/2008 tarihinde evlendikleri anlaşılmış olup, dava tarihine göre henüz bir yıllık yasal süre dolmamıştır. Bu durumda Türk Medeni Kanununun 166. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen bir yıllık süre şartının gerçekleşmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 21.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.