Mesajı Okuyun
Old 22-06-2007, 17:15   #12
Av. Ö.Erol Yavuz

 
Varsayılan

Sayın Av.Gülden Demet Gürcan,

Alıntı:
Yazan Av.Gülden Demet Gürcan
Hizmet ifasının başladığı anda makbuzun kesilmesi ve kdv.sinin ilgili dönemde ödenmesi gerekir.

görüşünüze katılmadığımı ifade etmek isterim.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu'nun 22.11.1996 tarih 1996/102 E., 1996/400 K. sayılı kararı uyarınca, serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki Katma Değer Vergisi, gerekli ödemenin kısmen veya tamamen yerine getirilmesi ile doğmakta iken;

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu'nun 14.04.2006 tarih 2006/19 E., 2006/92 K. sayılı, sizin de özellikle vurguladığınız gibi, Gelir Vergisi Kanunu ile fark yaratan kararı uyarınca, katma değer vergisi açısından vergiyi doğuran olay malın teslimi veya hizmetin yapılması anında meydana gelmekte olup, ticari, sınai, zırai veya serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim veya hizmetler yönünden farklı bir düzenlemeye yer verilmediği belirtilmektedir. Ayrıca serbest meslek kazancının tespitinde, gelir vergisi açısından tahsilat esasının getirilmiş olmasının da belirtilen hukuki durumu değiştirmeyeceği özellikle vurgulanmıştır.

Öncelikle ifade etmek gerekir ki, Genel Kurulun karar verdiği hadise, serbest meslek faaliyeti kapsamındaki, Serbest Muhasebecilik ile ilgili olup, avukatlık ücreti tartışılmamıştır.

Doğal olarak, avukatlık ücreti ile ilgili özel düzenlemelerin gözönünde bulundurulması gerekir.

1) Yürürlükteki Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5 inci maddesine göre, hangi aşamada olursa olsun dava ve icra takibini kabul eden avukat tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanırsa da tarife ve yasada avukatlık ücretinin peşin ödeneceğine ilişkin bir düzenleme yoktur. ( Hepimizin en büyük sıkıntısı )

2) Bilakis Avukatlık ücreti, tarifenin 2 inci maddesi uyarınca kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemlerin karşılığıdır. Avukat tarafından takip edilen dava veya işle ilgili olarak, düzenlenen dilekçe ve yapılan diğer işlemler ayrı ücret gerektirmez. Bu sebeplerle, KDV kanununun 10c maddesinde belirtildiği şekilde, avukatlık hizmetinin bölünmesi ya da kısım kısım icrası mümkün değildir.

3) Son olarak, tarifenin 20 inci maddesi uyarınca, avukatlık ücretinin takdirinde hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte bulunan tarife esas alınacağından “hizmetin ifasının başladığı anda” ücret belirli olmadığından makbuz kesmek mümkün değildir.

4) Kaldı ki gerek KDV kanunu, gerekse Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu hiçbir biçimde hizmetin başladığı anı kastetmemektedir.

Soruda ücretsiz iş yapılacağı belirtildiğinden, doğabilecek vergi olan Katma Değer Vergisi yönünden vergiyi doğuran olay, en erken dava sonunda gerçekleşmelidir.

Saygılarımla.