Mesajı Okuyun
Old 20-05-2007, 00:35   #9
Heybe Hukuk

 
Varsayılan

Sayın Eylül,
İnanın bizzat tecrübe etmedim. Ancak yorumunuz üzerine biraz daha karar taradım ve aşağıdaki kararı buldum. Bilgilerinize..

T.C. YARGITAY
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/12876
Karar: 2004/13625
Karar Tarihi: 09.12.2004
ÖZET : Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteği ile açılmış, yargılama aşamasında ıslah dilekçesi ile de ecrimisil istenmiştir.
HUMK'nın 87. maddesinin "müddei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez" şeklindeki son cümlesi Anayasa Mahkemesinin 7.11.2001 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 20.7.1999 tarihli kararıyla iptal edilmiş ve böylece davadaki talep sonucunun kısmi ıslah yoluyla arttırılması usulen olanaklı hale gelmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, mevcut ( Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonraki ) yasal durum itibariyle kısmi davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olan davacının, dilerse ek dava açmak yerine, saklı tuttuğu alacak bölümü için o ( kısmı ) dava içerisinde ıslah yoluyla talepte bulunulabilmesi mümkündür.
Bu durumda, dava dilekçesinde gösterilmeyen ya da hiç dava edilmeyen bir hususun ıslah suretiyle dava konusu yapılması mümkün değildir.
Hal böyle olunca, ecrimisil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekir.

(1086 S. K. m. 87) (4721 S. K. m. 683/2, 995)
Dava: Taraflar arasında görülen davada;
Davacı vekili, kayden idare adına kayıtlı bulunan 34 parsel sayılı taşınmaza davalının bina yapmak ve bahçe olarak kullanmak suretiyle haksız müdahalede bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur.
Davalı, binayı eski malik zamanında iyiniyetli olarak yaptığını bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteği ile açılmış, yargılama aşamasında ıslah dilekçesi ile de ecrimisil istenmiştir.
Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, kayden davacı idareye ait bulunan çaplı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın bina yapmak suretiyle elattığı anlaşılmaktadır.Bu durumda mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteminin kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ne var ki, davacı dava dilekçesinde sadece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuş, ecrimisile yönelik bir talebi olmamış, yargılama aşamasında 11.3.2004 tarihli ıslah dilekçesi ile ecrimisil isteminde bulunmuştur.
Bilindiği üzere; HUMK'nın 83 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan bir yoldur.
HUMK'nın 87. maddesinin ""müddei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez"" şeklindeki son cümlesi Anayasa Mahkemesinin 7.11.2001 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 20.7.1999 tarihli kararıyla iptal edilmiş ve böylece davadaki talep sonucunun kısmi ıslah yoluyla arttırılması usulen olanaklı hale gelmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, mevcut ( Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonraki ) yasal durum itibariyle kısmi davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olan davacının, dilerse ek dava açmak yerine, saklı tuttuğu alacak bölümü için o ( kısmı ) dava içerisinde ıslah yoluyla talepte bulunulabilmesi mümkündür.
Bu durumda, dava dilekçesinde gösterilmeyen ya da hiç dava edilmeyen bir hususun ıslah suretiyle dava konusu yapılması mümkün değildir.
Hal böyle olunca, ecrimisil istemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
Sonuç: Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK'nın 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 9.12.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************