Mesajı Okuyun
Old 10-05-2007, 21:16   #9
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Avukatlık ücreti ikiye ayrılır. Birincisi vekil ile müvekkil arasında sözleşme ile kararlaştırılan avukatlık ücreti ikincisi de karşı tarafa yüklenecek olan avukatlık ücretidir.

Sorudaki olayda , karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücreti tanımlanmaktadır. Bu ücret aşağıdaki kararda da yazılı olduğu gibi yargılama giderlerine (icra giderlerine ) dahildir. Talep olmasa dahi res’en uygulanır. Avukat adına değil taraf adına karşı taraftan tahsili kararı verilir. İcra takibinde bir avukatlık hizmeti yapılmışsa ( örneğin en azından talep formu hazırlanıp verilmişse ) alacaklı avukatlık parasına hak kazanır. Alacaklı vekilinin azledilmesi , istifa etmesi gibi olgular bu sonucu bana göre değiştirmez.

(Ayşe Eroral) ın sözünü ettiği konu , icra takibinden sonraki vekil-müvekkil ilişkisinde ortaya çıkacak konudur. Diyelim ki, müvekkil karşı taraftan tahsil ettiği avukatlık parasını vekile ödemedi. O takdirde vekil bu paranın müvekkilden tahsili için dava açacak o zaman azlin haklı olup olmadığını genel mahkeme takdir
edecektir.Bu iç ilişki icra dairesini ilgilendirmemektedir. İcra Müdürünün alacaklı adına karşı taraftan tahsil ettiği avukatlık parasını alacaklıya veya azilden sonra vekil ettiği avukata ödemesi ve bu parayı elinde tutmaması gerektiğini düşünüyorum.Bana göre azledilen avukat ancak ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir kararı ile bu paranın alacaklıya ödenmesini önleyebilir.
Saygılarımla.



Alıntı:

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/12601
K. 2004/12087
T. 21.10.2004

DAVA : Davacı Türk Telekom A.Ş. vekili Avukat Şadiye Duran tarafından, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine 18.6.1999 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.5.2004 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi tarafların vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

1-2......................

3-Tarafların öteki temyiz itirazlarına gelince;
Yargılama ve hüküm, ancak davanın tarafları hakkında verilebilir. Yargılama giderleri de hükmün sonuçlarına göre yanların sorumlulukları ile ilgili bulunduğundan, hüküm ile birlikte karara bağlanması gerekir. (29.5.1957 tarih ve 4/16 sayılı İBK.). Bu bağlamda, yargılama giderleri,aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir ve vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir. (HUMK.m.417/1, m. 423/b.6).
Diğer yandan, 4667 sayılı Yasanın 77. maddesi ile değiştirilen 1136 sayılı Avukatlık Yasası'nın 164/son maddesindeki düzenlemede; dava sonunda, karar ile tarifeye dayalı olarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretinin avukata ait olacağı belirtildiği gibi; bu hükme koşut bir düzenleme de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nde "yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek vekalet ücreti" biçiminde yer almıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere gerek Avukatlık Yasası ve gerekse de yasaya dayalı olarak hazırlanan AvukatlıkAsgari Ücret Tarifesi'nde yeralan düzenlemeler;Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun, davanın taraflarına ve hükmün kimlere yönelik olarak kurulacağına ilişkin hükümlerini kaldırıcı veya değiştirici nitelikte değildir. Aksine, hükmün ve ayrıntısı niteliğindeki yargılama giderlerinin -ve bu bağlamda vekalet ücretinin- davanın tarafları hakkında kurulması gerekir. Avukatlık Yasası'ndaki, "vekalet ücreti avukata aittir" biçimindeki düzenleme hükmü kuran mahkemeye değil, vekil ile vekil edene yönelik bir kuraldır. Bu yorum ve varılan sonuç aynı maddedeki "bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez" biçimindeki düzenleme ile de doğrulanmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, taraf sıfatı bulunmayan vekil yararına vekalet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle davalı yararına, (3) nolu bentte gösterilen nedenle taraflar yararına BOZULMASINA, taraftarın öteki temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 21.10.2004gününde oybirliğiyle karar verildi. (KAZANCI)