Mesajı Okuyun
Old 10-05-2007, 16:32   #7
av.fundasin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU


Esas No.
1998/19-262
Karar No.
1998/282
Tarihi
15.04.1998


İLGİLİ MEVZUAT
818-BORÇLAR KANUNU/41
1086-HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU (HUMK)/245/275
2918-KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU ( KTK )/84


KAVRAMLAR
KUSUR ORANI
ARKADAN ÇARPMA
SAĞA DÖNÜŞ KURALLARININ İHLALİ
TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN ZARAR


ÖZET
DAVALI TARAF ZARAR DOĞURAN OLAYIN İDDİA EDİLDİĞİ GİBİ SALT ARKADAN ÇARPMA OLMAYIP, DAVACININ SAĞA DÖNÜŞ KURALLARINI İHLAL ETTİĞİNİ ÖNE SÜREREK TANIKLARINI DİNLETMİŞTİR. İTÜ DEN SEÇİLMİŞ BİLİRKİŞİ HEYETİNDEN ALINAN RAPOR ARKADAN ÇARPMA OLGUSUNA GÖRE DÜZENLENİP DAVALI TANIKLARININ BEYANLARI HİÇ DEĞERLENDİRİLMEDİĞİNDEN EKSİKTİR. MAHKEMECE, DİNLENEN TANIK BEYANLARI DA GÖZETİLİP, TARAFLARIN KUSUR DURUMLARININ BELİRLENMESİ İÇİN YENİ BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPTIRILMASI GEREKİRKEN, EKSİK RAPORA DAYANILARAK KARAR VERİLMİŞ OLMASI İSABETSİZDİR.


DAVA ve KARAR :

Taraflar arasındaki “maddi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşılık davanın reddine dair verilen 1.12.1995 gün ve 1994/666 E1995/570 K. sayılı kararın incelenmesi davalı – karşılık davacı Ahmet Metin Atabek vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 28.3.1997 gün ve 1997/2025 – 3282 sayılı ilamı:

( … Davalı ve birleştirilen davanın davacısı olan Ahmet Metin Atabek olayın meydana geliş ~eklinin iddia edildiği gibi salt arkadan çarpma olmadığını, davacı ve birleştirilen davanın davacısı Seyfi Algan’ın sağa dönüş kurallarını ihlal ettiğini öne sürerek tanıklarını dinletmiştir. Mahkemece hükme dayanak yapılan ve İTÜ’den seçilmiş bilirkişi heyetinden alınan 16.9.1995 tarihli raporun trafik kaza raporunda belirtilen arkadan çarpma olgusuna göre düzenlendiği davalı tanıklarının beyanlarının hiç değerlendirilmediği anlaşılmakta olup, mahkemece bu rapora yönelik 30.10.1995 tarihli itiraz dilekçesinin dikkate alınmadığı görülmektedir. Mahkemece, dinlenen tanık beyanları da gözetilip, tartışılmak suretiyle tarafların kusur durumlarının belirlenmesi için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirken, eksik inceleme sonucu düzenlenen, 16.9.1995 tarihli rapora göre karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

Dairece hükmün yukarıdaki nedenlerle bozulması gerekirken, onandığı anlaşıldığından, HUMK.nun 440. maddesine uygun bulunan karar düzeltme isteminin kabulüyle onama kararının kaldırılarak kararın bozulması gerekmiştir… ) gerekçesiyle bozularak Dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve Dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, Dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasa’ya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalı – karşılık davacı Ahmet Metin Atabek vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), oybirliği ile karar verildi.