Mesajı Okuyun
Old 26-04-2007, 00:11   #11
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

Sayın Çubukçu, hukuk hakimi ceza davasında tespit edilen kusur oranlarıyla bağlı değilse soruşturma dosyasındaki raporlarla hiç bağlı olmamak gerekir. Yargılama sürecinde yeni bir bilirkişi incelemesi istemeniz yerinde olur kanısındayız. Ekteki karar onlarcasından yalnızca biri...

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi

Esas: 2003/3586
Karar: 2003/3516
Karar Tarihi: 17.04.2003

ÖZET: Borçlar Kanununun 53. maddesine göre hukuk hakimi ceza davasında alınan kusur raporu ile bağlı olmayıp kesinleşen maddi olgularla karar vermek durumundadır. Olay, iş kazası olup iş hukuku ve sosyal güvenlik ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır.

(506 S. K. m. 11) (1475 S. K. m. 73) (4721 S. K. m. 53) (4857 S. K. m. 77) (818 S. K. m. 53)

Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine (…) gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Dava, iş kazası sonucu ölen işçinin hak sahiplerinin maddi tazminat istemlerine ilişkindir.

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç dosya içeriğine, usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.

Zararlandıncı sigorta olayına maruz kalan işçi, olay günü, elektrik direğinde bakım-tamir işi yaptığı sırada oluşan akım nedeni ile hayatını kaybetmiştir.

Hükme esas alınan Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2001-393 E., 2002/492 karar sayılı dosyasında bulunan 07.05.2002 günlü iş güvenliği uzmanı olmayan bilirkişilerce düzenlenen kusur raporunda davacılar murisi-işçi Ahmet 8/8 oranında kusurlu gösterilmiştir. Mahkemece bu rapora dayanılarak davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç yerinde değildir.

Borçlar Kanununun 53. maddesine göre hukuk hakimi ceza davasında alınan kusur raporu ile bağlı olmayıp kesinleşen maddi olgularla karar vermek durumundadır. Olay, iş kazası olup iş hukuku ve sosyal güvenlik ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır.

Bu bakımdan insan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanununun 73. maddesinin açık buyruğudur.

Tazminat davalarının özelliği gereği İş Kanununun 73. maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle yapılan işin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü'nün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalıdır.

Mahkemece yapılacak iş; işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilere konuyu yukarıda açıklandığı biçimde inceletmek, verilen rapor dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 17.04.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************