14-04-2007, 18:07
|
#6
|
|
Okuduğum bir kaynaktan verdiğim bilgiden sonra kendi değerlendirmemi de yapmak istiyorum Sayın Edo;
Yaptığınız ilk alıntıda kesinlikle ''Olası Kast'' vardır. İkinci alıntıda ''bilinçli taksir'', üçüncü alıntıda da ''olası kast'' vardır.
*İlk olaya bakılırsa; fail, Arife'ye ateş ederken orda kurşunun isabet edebileceği bir kişiyi yani Mustafa'yı görmüş, buna rağmen davranışı gerçekleştirmekten vazgeçmemiştir.Yani fail, ''olursa olsun'' düşüncesiyle hareket etmiştir.
*İkinci olayda olası kast olmamasının nedeni şudur : Burda eğer kurşun duvara çarpmasaydı mağdura (ölen ya da yaralanan kişiye) isabet etmeyecekti,kurşunun hedefi asıl öldürülmek istenen diğer bir kişidir. Dikkat edilirse fail kurşunun duvara çarpıp başkasına isabet etmesini öngörememiş,olursa olsun kastı ile hareket etmemiştir. Öldürmek amacıyla ateş ettiği kişiye odaklanmıştır, ''ben istediğim fiili gerçekleştireyim de, diğer bir kişiye isabet ederse etsin'' gibi bir düşüncesi yoktur. Bu nedenle faili olası kasttan sorumlu tutamayız.
*Alıntı yaptığınız üçüncü olayda da ilk olaya benzer bir durum vardır. Fail, maktülün de bulunduğu kalabalık bir odanın penceresine doğru ateş etmiştir. Bu olayda fail, içerde asıl öldürmek istediği kişiden başka 14-15 kişi olduğunu, bulunduğu yer itibariyle görmüş ve kurşunların başkasına isabet edebileceğini tahmin etmiştir.Bu öngörüsüne rağmen ''hedefteki kişiyi öldüreyim de başkasına zarar gelse de önemli değil'' düşüncesiyle hareket etmiş ve silahını ateşlemiştir. Görüldüğü gibi ''olursa olsun'' düşüncesi burda da vardır ve fail olası kasttan sorumludur.
Saygılarımla..
|