26-03-2024, 11:35
|
#2
|
|
Olumsuzluk Var
"Mahkemece, 148 ada 71 parsel sayılı taşınmaz lehine, 148 ada 63 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmasına karar verilmiş ise de kurulan geçidin kadastral yola değil paftasında kuru dere olarak gözüken yere bağlandığı anlaşılmaktadır. Dere yatakları kural olarak Türk Medeni Kanununun 715. maddesi kapsamına giren devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdendir. Bu özelliği itibariyle de kamu malıdır. Kamu malı niteliğinde olan bir yerin, kişinin özel istifadesine terki olanaklı değildir. Kısaca belirtmek gerekirse, dere yatağı üzerinden geçit kurulamaz. Kaldı ki geçit davalarındaki amaç, yol ihtiyacı içinde bulunan bir taşınmazın, kesintisiz olarak genel yola ulaşımını sağlamaktır. Dere yatağı tapuya tescil edilmiş bir yer olmadığından bu şekilde kurulan geçitle kesintisizlik ilkesi de ihlal edilmiş olur."( Yargıtay 14. HD. 24.04.2018 T. 2015/10657 E.20189/3245 K.)
"Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olaya gelince; mahkemece yapılan keşif sonucu alınan 19.06.2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda 3. alternatif olarak gösterilen yerden 612 parsel lehine 106 ada 608 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit hakkı tesisine karar verilmiş ise de dosyada mevcut paftada 612 parsel sayılı taşınmaz ile geçidin bağlandığı yol arasında "dere" bulunmaktadır. Dere yatakları kural olarak Türk Medeni Kanununun 715. maddesi kapsamına giren devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdendir. Bu özelliği itibariyle de kamu malıdır. Kamu malı niteliğinde olan bir yerin, kişinin özel istifadesine terki olanaklı değildir. Kısaca belirtmek gerekirse, dere yatağı üzerinden köprü kurularak dahi olsa geçit kurulamaz. Kaldı ki geçit davalarındaki amaç, yol ihtiyacı içinde bulunan bir taşınmazın, kesintisiz olarak genel yola ulaşımını sağlamaktır. Dere yatağı tapuya tescil edilmiş bir yer olmadığından bu şekilde kurulan geçitle kesintisizlik ilkesi de ihlal edilmiş olur." (Yargıtay 14. HD. 11.11.2019 T. 2019/1224 E.20189/7569 K.)
|