Sayın Av.1989

Öncelikle Örnek 14 icra takibinde dayanak belge olarak tahliye taahhütnamesini eklemeniz yeterli olacaktır.

Aile konutu hususu ise gerek doktrinde gerek Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemeleri arasında fikir birliği olmayan bir konu.

Şöyle ki; Yargıtay'ın bu durumda aile konutunun tespiti davası açmak üzere taahhütnamede imzası olmayan eşe süre verilmesine ilişkin kararları var ise de bu kararlar hep 12. Hukuk Dairesi tarafından verilmiş. İlgili kararlar incelendiğinde karar konusu olaylarda taahhütnamenin tarafı olmayan eşin takibin iptali davası açtığı görülmekte. Ben Yargıtay'ın itirazın iptali davası ile ilgili bu yönde bir içtihadını bulamadım.

Bununla birlikte Sayın Mr. Kök tarafından açıklanan karar ise Yargıtay değil Antalya Bölge Adliye Mahkemesi kararı idi, künyesini hatırlamıyorum ancak bulur isem mesajı editlerim.

İlgili kararda Bölge Adliye Mahkemesi, tahliye taahhütnamesi işleme koyulduktan sonra aile konutu iddiasının dinlenemeyeceğini ve sonuca etkili olmayacağını söylüyor. Ancak açıkçası ben bu kararı hukuk tekniği açısından hatalı buluyorum.

Tapuya verilen aile konutu şerhi dahi kurucu değil bildirici nitelik taşımaktadır. Dolayısıyla kiralanan taşınmazın aile konutu haline gelmesi için eşlerden biri tarafından kiralanmasının yeterli olduğunu düşünmekteyim.

Bununla birlikte konu hakkında görüştüğüm yerel mahkeme hakimi de Bölge Adliye Mahkemesi kararına paralel olarak eğer tahliye taahhütnamesine dayanarak takip başlatılana kadar bildirim yapılmamışsa aile konutu iddiasının sonuca etkili olmayacağını belirtmişti.

Sonuç olarak bu konuda henüz bir içtihat ve fikir birliği yok. Dolayısıyla her türlü sonucun ihtimal dahilinde olduğu konusunda müvekkilinizi aydınlatmanız kanımca iyi olacaktır.

Saygılarımla,