Mesajı Okuyun
Old 14-08-2023, 00:08   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Miras payının mirasçı olmayan 3kişiye devri halinde ( Satış Vaadi Sözleşmesinde) sözleşme konusunun şahsi hak niteliğinde olup davanın TBK.m. 146'ya göre 10 yıllık zamanaşıma tabi olduğu tartışmasızdır.

Miras payının diğer mirasçı yada mirasçılara devri ile ilgili sözleşmelerin ayni veya şahsi hak ile ilgisi konusu öğretide tartışmalıdır.

Miras payının mirasçılara devri sözleşmesinden doğan tapu iptali ve tescil davalarının temyizinde daha önce Yargıtay 8.HD görevli iken son olarak bu görev 7.HD.sine verilmiştir.

8.HD. önceleri, miras payının geri kalan tüm mirasçılara devri ile ilgili sözleşmelerdeki hakkın ayni hak niteliğinde ,bir mirasçıya devri ile ilgili sözleşmelerdeki hakkın ise şahsi hak niteliğinde olduğu ,sonuçta birinci durumda davanın zamanaşına tabi olmayıp ikinci durumda 10 yıllık zamanaşımına tabi olacağı kabul edilmiş idi. ( 8.HD. 01.12.2011 T. 2011/2500 E.2011/6465 K.)

8.HD. son kararlarında ise yukarıdaki ayırımdan vazgeçerek tüm mirasçı yada mirasçılar lehine yapılan miras payının devri sözleşmelerini ile sağlanan hakkın ayni hak niteliğinde olduğundan açılan tapu iptali ve tescil davalarının zamanaşımına tabi olmayacağı ve HGK dahil içtihatın bu yolda geliştiği hususu kabul edilmiştir. ( 8.HD. 23.06.2020 T. 2017/10993 E. 2020/3810 K. )

Bu davalara halen bakmakta olan 7.HD.sinin ise bu konuda açık bir içtihatına rastlanmamakla beraber 26.01.2023 T.2021/8398 E. 2023/542 K. sayılı kararında; "sözleşmede sağlanan hakkın ayni hak niteliğinde olduğundan, zamanaşımı def'ini yerinde görmeyen "İstinaf Mahkemesi kararının onanması sureti ile , miras payının devri sözleşmelerindeki hakkın ayni hak niteliğinde olup, tapu iptali ve tescil davasınında zamanaşımın uygulanmayacağı görüşünün benimsendiğini söyleyebiliriz.

Sonuç olarak; son yargıtay uygulamalarında, miras payının mirasçı veya mirasçılara devri sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davalarında; sözleşmedeki hakkın ayni hak niteliğinde olduğunun ve davanın zamanaşına tabi olmadığının kabul edildiğini düşünüyorum. Bununla beraber ileri aşamalarda içtihatta değişiklikler olabileceği düşüncesi ile zamanaşımı def'ini ileri sürmekte yarar olabileceği kanısındayım.