Mesajı Okuyun
Old 14-07-2023, 10:47   #4
Av. Erdem Akçay

 
Varsayılan

İlginç bir konu. Ayıp yok gibi de, var gibi de. TBK m.219:

Alıntı:
Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.
Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.

Taksi olarak kullanılması emsallerine göre araçta fiziki bir eksiklik yaratmasa da, satışının daha zor olacağı bir gerçek. Maddedeki ekonomik ayıp kavramının, aracın ileride daha düşük bedelle satılmak zorunda kalınacağı hali de kapsadığı düşünülüyor olabilir. Aracın ileride satılmasının düşünülmesi, maddedeki "...alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran..." ifadesindeki "beklenen faydalardan" sayılabilir. "Tamam araçta bir sorun yok ama satarken taksi olarak kullanıldığını söylemem gerekecek ve 200'e aldığım bu malı ileride 100'e bile zor satabilirim sırf bu nedenle.", diyen alıcıya hak verilebilir.

6502 sayılı kanundaki ayıplı mal tanımı da pek işe yaramıyor.

Daha önce 5 kişinin işkence ile öldürüldüğü bir evin satışı gibi. Evde sorun yok ama kimse almaz.

Alanda çalışan meslektaşlarımızın görüşlerini merak ettim.