Mesajı Okuyun
Old 31-01-2023, 15:59   #2
Av.YALCINHUKUK

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ’NİN E. 2017/15 K. 2018/5890 T. 2.7.2018

“Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 Sayılı Kanun'un*79/10. ve 5510 Sayılı Kanun'un*86/8. maddelerine göre Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum'ca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır. Yasa'da yer alan 5 yıllık süre hak*düşürücü olup mahkeme tarafından kendiliğinden nazara alınması gerektiği gibi davacının aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesinin veya 5*yıllık hak*düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının, hak*düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı ve hak*düşürücü sürenin, kesilmesi ve durmasının mümkün bulunmadığı hukuksal gerçeği de ortadadır. İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kurum'a vermesi gerektiği Kanun'un 79/1. maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi*(SSİYön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİYön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİY. Yön. Madde 18) vs.dir. Yönetmelik'te sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Kanun'un 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak*düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurum'un işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet*tespiti davası için hak*düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.