Mesajı Okuyun
Old 05-08-2022, 15:25   #3
avkdruck

 
Varsayılan

Evet durum sizin de bahsettiğiniz gibi. Polisler tutanakta silahı aracın gizli bölmesinden ele geçirdiklerini belirtselerdi suç unsuru hukuka aykırı bir şekilde ele geçirilmiş olacağından müvekkil herhangi bir yaptırıma tabi tutulamayacağı gibi, polisler TCK m.120'deki suçu işlediklerini de ikrar etmiş olacaklardı. ''Madde 120- (1) Hukuka aykırı olarak bir kimsenin üstünü veya eşyasını arayan kamu görevlisine üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.''

Somut olayın tutanakta yaşandığı şekilde gerçekleşmesi hayatın olağan akışına ve mantığa aykırı. Çünkü tutanağa göre müvekkil, oldukça merkezi bir konumda aracıyla seyir ederken silahı ağzı açık bir kutunun içerisinde, sağ ön koltuğun ordaki paspasın üzerinde tutuyor. Şehrin göbeğinde öğle saatinde aracında ruhsatsız silah bulunduran bir kişi neden silahı ağzı açık bir kutu içinde, dışarıdan gözle görülebilecek bir şekilde paspasın üzerinde bıraksın? Kaldı ki araçta sağ ön yolcu koltuğunun altında bir de gizli bir bölme mevcut. Aslında silah kapalı bir kutu içerisinde bu gizli bölmenin içine koyulmuş vaziyette. Yani olayın tutanakta yazıldığı şekilde gerçekleşmesi hayatın olağan akışına aykırı bir durum. Müvekkil ve tanığın beyanı da bu iddiayı destekliyor. Ancak ben emsal bir karar bulamadım.

Konuyu açarken de belirttiğim gibi, polislerin gerçeğe aykırı olarak tuttukları tutanak ile müvekkil ve araçta bulunan tanığın beyanları karşı karşıya. Burada polislerin tutanağına itibar edilip müvekkil cezalandırılabilir mi? Benzer bir dosyası bulunan veya daha önce emsal karar görmüş bir meslektaş var ise paylaşırsa çok yardımcı olmuş olur.